Destek Sitesi platformunda Uzman olmak ister misiniz?

Uzman olmak için Şimdi başvurun.

Hazreti Ali'nin Ayat-i Hıfzının metninin Arapçasını yazar mısınızı?

Oluşturulma tarihi: 31.01.2025 23:17    Güncellendi: 31.01.2025 23:17
Soru Detayı

- İmam Suyuti'nin tefsiri Durrü'l-Mensur tercemesi cilt 9 sayfa 323 1. Baskı (İsra Suresi ayet 45-48'in açıklamasın)'da şöyle bir rivayete denk geldim.
- Bu rivayetteki yazıdan (yazıp üzerimde bulundurarak) faydalanmak istiyorum ancak Arapçasını bulamadım.
- Sorumun altına cevap olarak yazar/naklederseniz çok sevinirim...

Değerli kardeşimiz

Bu rivayet İbn Asakir’in Tarih’inde geçmektedir. (bk. İbn Asakir 38/297 298)

Ancak bu rivayetin sahih olup olmadığı konusunda bir bilgi bulamadık.

Bununla beraber ayetleri yazıp üzerimizde taşımanın bir sakıncası yoktur.

Suyuti bu bilgileri İsra Suresindeki 45 ve 46. ayetlerin tefsirine almıştır. İlgili ayetlerin mealleri şöyledir:

"Kur'an okuduğunda seninle ahirete inanmayanların arasına gizli bir perde çekeriz. Kur'an'ı anlamamaları için kalpleri üzerine perdeler kulaklarına da ağırlık koyarız. Kur'an'da Rabbini tek olarak andığın zaman arkalarını dönüp kaçarlar.”(İsra 17/45-46)

Suyuti’nin bu ayetlerin açıklamasını yaptığı "ed-Dürrü’l-mesur" adlı tefsirindeki bilgiler şöyledir:

İbn Asakir ve Âyâtu'l-Hirz adlı kitabında oğlu Kasım’ın bildirdiğine göre Abbas b. Muhammed el-Minkari anlatıyor:

Hüseyin b. Zeyd b. Ali b. el-Hüseyin b. Ali b. Ebi Talib hacca giderken Medine'ye gelmişti. Şehre bir elçi gönderme ihtiyacı duyduk. O zaman korku zamanıydı. Elçi gitmekten korktu ve gitmeyi kabul etmedi.

Bunun üzerine Hüseyin: "Ben sana Allah'ın izniyle kimsenin zarar vermemesi için bir deri parçası üzerine bir yazı yazayım." dedi.

Hüseyin bir yazı yazdı ve elçi bu yazıyı eşyalarının arasına koyarak yola çıktı.

Elçi kısa bir süre sonra geri dönerek: "Bedevilerin sağından ve solundan gidip geldim. Kimse bana bir şey demedi." dedi.

Bu yazı Cafer b. Muhammed b. Ali b. el-Hüseyin'in babasından ona da dedesinden Ali b. Ebi Talib'den kalmıştı. Bu yazıyla peygamberler düşmanlardan korunurdu.

Yazıda: Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla. “Allah ‘Aşağılık içinde kalın orada artık benimle konuşmayın!’ der.” (Müminun 23/108) ayeti ile "Meryem ‘Senden Rahman'a sığınırım. Eğer Allah'tan çekinen biri isen (bana kötülük etme)’ dedi."(Meryem 19/18) ayeti bulunmakta ve şöyle devam etmekteydi:

"Ey cinler insanlar şeytanlar bedeviler vahşi hayvanlar haşereler ve hırsızlar topluluğu! Allah'ın işitmesi görmesi ve kuvvetiyle sizinle filan oğlu filanın arasına peygamberlerin düşman darbesine karşı çektikleri perdeyi çekiyorum. Sağınızda Cibril solunuzda Mikâil önünüzde Muhammedi üstünüzde Allah; sizi filan oğlu filanın canına çocuklarına ailesine saçına tenine malına üzerinde ve yanında bulunanlara üstünde ve altında bulunanlara bir zarar vermenizden alıkoymaktadır. 'Kuran okuduğunda seninle ahirete inanmayanların arasına gizli bir perde çekeriz. Kur'an'ı anlamamaları için kalpleri üzerine perdeler kulaklarına da ağırlık koyarız. Kur'an'da Rabbini tek olarak andığın zaman arkalarını dönüp kaçarlar.'Muhammed'e çokça salatü selam olsun."

Suyuti’nin tefsirinde geçen bilgilerin Arapçası:

{وَإِذا قَرَأت الْقُرْآن} الْآيَات
وَأخرج ابْن عَسَاكِر وَولده الْقَاسِم فِي كتاب آيَات الْحِرْز عَن الْعَبَّاس بن مُحَمَّد الْمنْقري رَضِي الله عَنهُ قَالَ: قدم حُسَيْن بن زيد بن عَليّ بن الْحُسَيْن بن عَليّ بن أبي طَالب رَضِي الله عَنهُ الْمَدِينَة حاجّاً فاحتجنا إِلَى أَن نوجه رَسُولا وَكَانَ فِي الْخَوْف فَأبى الرَّسُول أَن يخرج وَخَافَ على نَفسه من الطَّرِيق فَقَالَ الْحُسَيْن رَضِي الله عَنهُ: أَنا أكتب لَك رقْعَة فِيهَا حرز لن يَضرك شَيْء إِن شَاءَ الله تَعَالَى فَكتب لَهُ رقْعَة وَجعلهَا الرَّسُول فِي صورته فَذهب الرَّسُول فَلم يلبث أَن جَاءَ سالما فَقَالَ: مَرَرْت بالأعراب يَمِينا وَشمَالًا فَمَا هيجني مِنْهُم أحد والحرز عَن جَعْفَر بن مُحَمَّد بن عَليّ بن الْحُسَيْن عَن أَبِيه عَن جده عَن عَليّ بن أبي طَالب وَإِن هَذَا الْحِرْز كَانَ الْأَنْبِيَاء يتحرزون بِهِ من الفراعنة: (بِسم الله الرَّحْمَن الرَّحِيم) (قَالَ اخسؤوا فِيهَا وَلَا تكَلمُون) (الْمُؤْمِنُونَ آيَة 108) (إِنِّي أعوذ بالرحمن مِنْك إِن كنت تقيا) (مَرْيَم آيَة 18) أخذت بسمع الله وبصره وقوّته على أسماعكم وأبصاركم وقوتكم يَا معشر الْجِنّ وَالْإِنْس وَالشَّيَاطِين والأعراب وَالسِّبَاع والهوام واللصوص مِمَّا يخَاف ويحذر فلَان بن فلَان سترت بَينه وَبَيْنكُم بستر النبوّة الَّتِي استتروا بهَا من سطوات الفراعنة جِبْرِيل عَن أَيْمَانكُم وَمِيكَائِيل عَن شمائاكم وَمُحَمّد صلى الله عَلَيْهِ وَسلم أمامكم وَالله سُبْحَانَهُ وَتَعَالَى من فَوْقكُم يمنعكم من فلَان بن فلَان فِي نَفسه وَولده وَأَهله وشعره وبشره وَمَاله وَمَا عَلَيْهِ وَمَا مَعَه وَمَا تَحْتَهُ وَمَا فَوْقه
{وَإِذا قَرَأت الْقُرْآن جعلنَا بَيْنك وَبَين الَّذين لَا يُؤمنُونَ بِالآخِرَة حِجَابا مَسْتُورا} {وَجَعَلنَا على قُلُوبهم أكنة} إِلَى قَوْله {نفوراً} وَصلى الله على سيدنَا مُحَمَّد وعَلى آله وَصَحبه وَسلم تَسْلِيمًا كثيرا

Selam ve dua ile...
İslami Destek Sitesi