Uzman olmak için Şimdi başvurun.
✕Değerli kardeşimiz
Hanefiler ve Malikîler (1) şunları necasetten ayrı saymışlardır:
İçinde kan bulunan ve bulunmayan irin yarık uyuz kaşıma gibi sebeplerle kabarcıklardan çıkan sıvılar. Şu kadar ki sarı su ve irinin azı kanın azı gibi bağışlanır.
Şafiîler ve Hanbelîler de (2) diğer imamlarla irin ve sarı suyun necis olduğuna ittifak ettiler.
Lâkin Hanbelîler kan ve ondan meydana gelen irin sarı su ve yaradan çıkan sıvıların azının sıvı ve yiyecek dışındakilerde bağışlanacağını söylediler. Çünkü insan genelde bundan kurtulamaz. Taşla temizlenmede kalan iz gibi bundan sakınmak da zordur. Ancak sıvı ve yiyecekte bunlar bağışlanmaz.
Bağışlanan "az"ın miktarı: Abdesti bozmayacak kadar olandır. Yani göze çok görünmeyen. İrin vb. şeylerde bağışlanan miktar kanda bağışlanandan daha fazladır. Bağışlama ön ve arka avret yerlerinden gelmeyen yara suları için geçerlidir. O yollardan olursa bağışlanmaz.
Şafiîlerdeki kesin görüş şudur:
Sivilce kanı pire kanı sinek pisliği yara ve yanık ya da kokulu (kokusuz) çiçek hastalığından çıkan su (azhar olan görüş) çatlayan damar ve hacamat yerinden akan -az veya çok su- temizdir. Yine azhar olan insandan çıkıp ayrıldıktan sonra tekrar ona dönen kanın da temiz olduğudur.
Kaynaklar:
1. El-Bedâyi I/60; Ed-Dürrul-Muhtar I/294; Şerhu'l-Kebir I/56; Eş-Şerhu's-Sağîr I/5; el-Kavâinü’l - Fıkhiyye 33.
2. Keşşafu'l-Kına I/219; Muğmi'l-Muhtac 1 79 193 194; el-Mühezzeb 1 47.
Selam ve dua ile...
İslami Destek Sitesi