Uzman olmak için Şimdi başvurun.
✕- Ömer'in halifeliği döneminde yakışıklılığı sebebiyle önce saçlarını kestirdiği daha sonra da sürgüne gönderdiği kimdir?
Değerli kardeşimiz
Soruda geçen kişi Nasr b. Haccac’dır. Evet yakışıklığı sebebiyle kadınlar fitneye düştüğü için Medine-i Münevvere’den Basra’ya sürgün edilmiştir. Gerçi güzellik sürgünü gerektirmez. Fakat siyaseten lüzum görülürse sürgün edilebilir.
Nasr'ın sürgün edilme nedeni ondan değil kadınların onun yüzünden fitneye düşme tehlikesinden kaynaklanıyordu.
Esasen bu durum kamunun umûmî maslahatının gözetilmesinin gerekli olduğu durumlarda veya önü alınması güç bir fitne ve fesadın söz konusu olduğunda yöneticiler siyaset-i şeriyye bağlamında daha başka türlü olağanüstü tedbirler alma hak ve yetkisine sahiptir. Ancak bu yapılırken dinin açık nassları ve genel prensipleriyle çelişilmemelidir.
Bu alanda geçmişte de birçok uygulamalar olup konuyla ilgili şu örnekler verilebilir:
Hz. Peygamber (asm)'in henüz pay edilmeden önce ganîmetten mal aşıran askeri ganîmet hissesinden mahrum etmesi; küçük çaplı hırsızlık yapanı çaldığı şeyin iki katını ödetmekle yitiği sahibinden saklayan kimseyi de yitiğin iki katını ödetmekle cezalandırması; Hz. Ömer (ra)’in yakışıklılığı sebebiyle kadınların aşırı ilgisini çeken Nasr b. Haccac’ın önce saçını kestirip sonra sürgüne göndermesi; kocasından boşandıktan sonra iddeti beklemeden ikinci kocaya varan kadının bu ikinci kocaya ebediyen haram olduğuna hükmetmesi; livâta eden (homoseksüel) leri Hz. Ali’nin uçurumdan attırması; yine Hz. Ali’nin kendisine -haşa- “Sen Allah'sın” diyen zındıkları yaktırması. (bk. İbnü’l-Kayyim el-Cevzî İ’lâmu’lMuvakkîn Beyrut 1977 IV 372-375; İbnü’l-Kayyım et-Turuku’l-Hükmiyye Beyrut ty. s.20-24; Yusuf Kardâvî İslâm Hukuku Evrensellik-Süreklilik çev: Yusuf Işıcık-Ahmet Yaman İstanbul 1997 s. 42-51)
Mecelle’de yer alan ve siyaset-i şer’iyye’ye esas teşkil edebilecek küllî prensiplerden bazıları şunlardı:
“Zarar-ı âmmı def’ için zarar-ı hâss ihtiyâr olunur.” (mad. 26);
“Zarar-ı eşedd zarar-ı ehaf ile izâle olunur.”(mad.27);
“İki fesad teâruz ettikde ehaffi irtikab ile a’zamının çaresine bakılır.” (mad. 28);
“Ehven-i şerreyn ihtiyâr olunur.”(mad.29);
“Def-i mefâsid celb-i menâfîden evlâdır.” (mad: 30)
Sorudaki olay özetle şöyle olmuştur:
Nasr Hz. Ömer (ra)döneminde ismi gündeme gelen yakışıklı bir delikanlıdır. Hz. Ömer bir gece teftiş yaparken bir kadının şu şiiri okuduğunu duyar:
"İçki bulup içmek için bir yol bulabilir miyim?
Ya da Nasr b. Haccac'la buluşabilir miyim?"
Hz. Ömer (ra) Benu Süleym'den olan ve hakkında şiir söylenen bu genci huzuruna çağırır. Nasr'ın çok yakışıklı olduğunu gören Hz. Ömer bu delikanlının kadınlarla yakınlığının olduğunu anlayınca kadınları yoldan çıkarabileceğini düşünerek onu Basra'ya sürgün eder.
Hz. Ömer (ra) maslahata dayanarak fiziken yakışıklı olan Nasr b. Haccac'ı kadınların fitneye düşmemeleri için Basra'ya sürgün edince Nasr Hz. Ömer’e "Benim günahım ne?"sorar. Hz. Ömer "Senin bir suçun yok. Hicret yurdunu senden temizlemediğim için suç benimdir." cevabını vermiştir.
Nasr'ın annesi Hz. Ömer’e gelip şöyle der: "Ey Emirel mü'minin! Yarın Allah'ın huzurunda senden davacı olacağım. Senin oğulların Asım ve Abdullah yanında yatıyorlar. Oğlum Nasr ile benim aramda ise uzun yollar ıssız çöller ve büyük dağlar var."
Hz. Ömer kadına: "Asım ve Abdullah'a duvarlar arkasından kadınlar meyledip ah çekmiyor.” diyerek cevap verir ve Nasr'ın Medine'ye dönmesine müsaade etmeyeceğini çünkü onun kadınlar için fitne unsuru olduğunu söyler. (bk. Serahsi el-Mebsut 9/ 45; İbn Sad Tabakat 3/205; Rıza Savaş Raşid Halifeler Devrinde Kadın İstanbul 1996 s. 51 53–54)
Selam ve dua ile...
İslami Destek Sitesi