Destek Sitesi platformunda Uzman olmak ister misiniz?

Uzman olmak için Şimdi başvurun.

Susmak ve hilim nasıl öğrenilir?

Oluşturulma tarihi: 31.01.2025 23:17    Güncellendi: 31.01.2025 23:17
Soru Detayı

- Bu hadisin kaynağı sıhhat durumu nedir öğrenilmesi gereken şeyleri sırasına göre kısaca açıklar mısınız?
- Resulullah Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem buyurdular:
"(Evvela) susmayı öğrenin sonra hilmi öğrenin sonra ilim öğrenin sonra o ilimle amel etmeyi öğrenin sonra da (o ilmi ) yayın."

Değerli kardeşimiz

İlgili rivayet şöyledir:

(Evvela) susmayı öğrenin sonra hilmi öğrenin sonra ilim öğrenin sonra o ilimle amel etmeyi öğrenin sonra da (o ilmi ) yayın.”(bk. Beyhaki Şuabu’l-iman 3/282).

- Önce şunu belirtelim ki bu hadis merfu değildir. Yani Hz. Peygamber’in (asm) sözleri değil sahabeden Hz. Cabir’in sözleridir.

Bu rivayetin ne tashihi ne tenkidi ile ilgili bir bilgiye rastlayamadık. 

- Burada yapılan sıralama yerine ve adamına göre değişebilir. 

Önce bu sıraya göre gidersek şöyle diyebiliriz:

Susmak çok güzel bir şeydir. Çünkü fazla konuşan fazla yanılır. Sükutta ayrıca tefekkür vardır. Tefekkür ilimlerin en önemlilerinden biridir. “Söz gümüşse sükût altındır.” sözü çok manidardır.

Bu  sebeple konuşmadan önce susmayı öğrenenler tefekkür yoluyla konuşacakları ilmi de hazırlamış olurlar.

Hilim yumuşak huylu ağır başlı vakarlı olmak manasına gelir.

Bu hasleti taşıyan kişi fevri hareketlerden  günahı barındıran aşırı duygusal davranışlardan korunmuş olur. Bu hasleti taşıyanın şahsiyeti kolay kolay lekelendirici şeylere girmez hayatı hep vakarla süslenmiş olur.

Ayrıca münazaralarda mücadelelerde ilmi ve gayr-ı ilmi tartışmalarda insaf ölçüsünü aşmaz içindeki hilim ziyneti dışına yansıyan güzel bir aksesuar olduğu için iç alemi dış alemi arasında muvazeneli bir denge kurulmuş olur. 

İlim sıfatını fazla açıklamaya gerek olmadığını düşünüyoruz. Zira her şeyin başı ilimdir. İman marifetullah dahi birer ilmin mahsulüdür. 

Rivayete göre ilim konusunda İmam Şafii şöyle demiştir:

"Kur'an’ı öğrenen kimsenin kıymeti büyür. Fıkhı öğrenen kimsenin değeri artar. Hadisleri yazan (öğrenen) kimsenin delilleri kuvvetli olur. Hesapla / matematik ile meşgul olan kimsenin görüşü / zihni kuvvetlenir. Nefsini (günahlardan) korumayan kimsenin ilmi kendisine fayda vermez." (Zehebi Siyeru âlami’n-Nübela 10/24). 

Hafifmeşreplik ilmin bir lekesidir.

Hilim ilmi süsleyen bir cevherdir.

Amel ilmin değerini artıran şey onunla yapılan ameldir. Reçete yazmayan bir doktor bina yapmayan bir mimar takva ile bütünleşmeyen bir hocanın bir kıymet-i harbiyesi olmaz. 

Amel iki kısımdır:

Birincisi: İlim sahibinin bildiği ilmiyle kendisinin amel etmesi.

İkincisi: Başka insanların faydalanmaları için ilmini neşretmesi başkasının onunla amel etmesini sağlamasıdır.

Özetle: Bir insan o anda hangi hastalığa yakalanmışsa o hastalığı tedavi etmesi en öncelikli meselesidir.

Bunun gibi bir insanın bulunduğu zaman diliminde hangi ilme hangi haslete muhtaç ise onun öncelikli meselesi onu öğrenmektir. 

Yerine göre “Söz gümüşse sükût altındır.” ama yerine göre “Sükut gümüşse söz altındır.”

Bu öncelikli sırayı şu hadis-i şeriften anlayabiliriz:

Ebu Hureyre radıyallahu anhtan rivayet edildiğine göre bir adam Hz. Peygambere (asm) gelerek: Bana öğüt ver dedi.

Hz. Peygamber (asm) ona:“Kızma!” buyurdu.

Adam dileğini birkaç kez tekrar etti. Peygamberimiz (asm) de (her defasında) “Kızma!” buyurdu. (Buhari Edeb 76; Tirmizî Birr 73)

Bu durum şunu gösteriyor bir öğüt isteyen adamın halihazırda en çok muhtaç olduğu şey öfkelenmemek kızmamak idi. İlk tedavi edilmesi gereken bu hastalık idi.

"Kuvvetli ve kahraman pehlivan (güreş minderinde) herkesi yenen kimse değildir. Kuvvetli ve kahraman pehlivan ancak öfke zamanında nefsine malik olan ve öfkesini yenen kimsedir."(Müslim Birr ve Sıla 107)

manasındaki hadis-i şeriften hem hilmin hem ilmin hem susmanın ne asaletli birer cevher olduğunu anlamak mümkündür.

Selam ve dua ile...
İslami Destek Sitesi