1933-)
İmâm-ı Mâlik der ki: Bir kimse vasıfları belirtilen bir hayvan veya mal hakkında belli bir zaman sonra teslim almak üzere peşin olarak altın veya gümüş vermek suretiyle selem akdi yaparsa bu müşteri o malı (teslim almadan) aldığı kimseye tayin ettikleri zaman gelmeden önce veya geldikten sonra peşin atacağı herhangi bir mal karşılığında satabilir. Bu mal ne kadar olursa olsun fark etmez. selem yapılan mal buğday (yiyecek) olursa onu teslim almadan satmak helâl olmaz. henüz teslim almadığı bu malı başkasına veresiye bırakmayıp alacağı peşin altın gümüş veya herhangi bir mal karşılığında satabilir. Eğer veresiye bırakırsa bu doğru olmaz. Çünkü o takdirde bir adamdaki alacağını diğer birinde olan borcuna satmış olur ki bu da mekruhtur. Bu şöyle olur: Bir kimse belli bir zaman sonra teslim almak üzere bir şey satın alır zamanı gelince satıcı ödeyeceği malı bulamaz ve onu biraz fazlasına bir müddet sonra ödemek üzere bana sat der o da satar fakat kendi aralarında malı teslim etmezler. İşte bu mekruhtur.