2666-)
Cabir b. Abdullah el-Ensârî (radıyallahü anh) şunları anlattı: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) ile Benî Enmâr gazvesine çıktık. Ben bir ağacın altında konaklamıştım. O sırada Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) geldi: Ya Resûlallah gölgeye buyur!» dedim. O da geldi. (Erzak koyduğumuz) çuvalımıza bakıp (yiyecek) bir şey aradım. Orada küçük bir acur buldum. Doğrayıp Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)-e sunduğumda: Bunu nereden aldınız?» buyurdu. Medine-den getirdik Ya Resûlallah!» dedim. O sırada yanımızda hayvanlarımızı otlatmaya gitmesi için hazırladığımız bir arkadaşımız vardı. Onun hazırlığını yaptım. Üzerinde eskimiş iki hırkasıyle hayvanları gütmeye gitti. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) ona bakıp: Bu adamın bunlardan başka elbiseleri yok mu?» dedi. Ben: Var heybede yedek elbiseleri var Ya Resûlallah!» dedim. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem): O halde onu çağır ona söyle iyi elbiselerini giysin» buyurdu. Ben de onu çağırdım. Elbiselerini giydi sonra dönüp gitti. Bunun üzerine Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem): boynuna vurasıcaya ne oluyor (da yeni elbisesi varken eskileri giyiyor). Bu kendisi için daha hayırlı değil midir?» dedi. Hayvan otlatmaya giden adam bunu işitip: Ya Resûlallah! Allah yoluna cihadda da mı?» deyince Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem): da (yeni elbiselerini giymesi güzeldir)!» buyurdu. O zat savaşta şehid düştü.