1369-)
Abdullah ibn Omer(radıyallahü anh) şöyle haber verdi: Omer ibnu-l-Hattâb Peygamber(sallallahü aleyhi ve sellem)-in beraberinde bir topluluk içinde İbnu Sayyâd (denilen küçük kâhin)in bulunduğu tarafa gittiler. Ve onu (Ensâr-dan) Megâle oğulları-nın taştan yapılmış sağlam kale binası yanında çocuklarla oynarken buldular. İbnu Sayyâd o sırada henüz bulûğ çağma ermeye yaklaşmıştı. İbn Sayyâd Peygamber-i bilemedi. Nihayet Peygamber eliyle ona(hafifçe) vurduktan sonra İbnu Sayyâd-a: Benim Allah-ın Rasûlü olduğuma şehâdet eder misin? Dedi. Bunun üzerine ibnu Sayyâd Rasûlüllah-a baktı ve: Senin Ümmîlerin Rasûlü olduğuna şehâdet ederim dedi ve Peygamber-e hitaben: Sen de benim Allah-ın Rasûlü olduğuma şehâdet eder misin? Dedi. onun suâline cevâb vermeyi bıraktı da: Ben Allah-a ve (hakk) rasûllerine îmân ettim dedi. Akabinde İbnu Sayyâd-a: Ne görüyorsun? Diye sordu. Sayyâd: Bana doğru haber de yalan haber de gelir dedi. Bu cevâb üzerine Peygamber: iş sana çok karıştırılmış buyurdu. Bundan sonra Peygamber İbnu Sayyâd-a: Senin için gönlümde bir şey sakladım(şunu bil) buyurdu. Sayyâd: Gönlündeki o şey "Duh"tur diye cevâb verdi. Bunun üzerine Rasûlüllah: yıkıl git; haddini tecâvüz etme buyurdu. Peygamber-in onu böyle azarlaması üzerine Omer: Yâ Rasûlallah beni bırak da şunun boynunu vurayım dedi. Peygamber: Ona dokunma eğer bu çocuk o Deccâl ise sen onu vurmaya me-mûr ve muktedir kılınmadın.Eğer Deccâl değil ise onu öldürmekte senin için hiçbir hayır yoktur buyurdu. Salim şöyle dedi: Ben Bâbam Abdullah ibn Omer-den işittim o şöyle diyordu: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) bundan sonra bir kerre de Ubeyy ibn Ka-b ile beraber İbnu Sayyâd-ın bulunduğu hurmalığa gitmişti. Rasûlüllah onu gafil yakalamak ve ibn Sayyâd kendisini görmeksizin onun husûsî hayâtını görmek ve onun kâhinliğinden tabiî olmayan hâlinden ve sözlerinden birşeyler işitmek ve sahâbîlere göstermek istiyordu. Peygamber onu kadife örtüsü içinde yan yatmış bir hâlde gördü. Kadife hırkası içinde genizden gelen anlaşılmaz bir hırıltı vardı. Tam bu sırada bir hurma ağacının arkasına gizlenmiş bulunan İbnu Sayyâd-ın annesi Rasûlüllah-ı gördü ve hemen: Yâ Safı! İşte Muhammed geldi diye seslendi. İbnu Sayyâd-ın adıdır. İbnu Sayyâd sür-atle ayağa kalktı. Bunun üzerine Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) maiyyetinde bulunan kimselere: Şu kadın oğlunu o hâlde bıraksaydı o tutarsız saçma sapan sözleriyle tabiî olmayan hâli ile size ne mal olduğunu açıklardı buyurdu. Şuayb ibn Ebî Hamza kendi hadîsinde: "Ferafasahu ramrametun" yahut "zemzemetun" şeklinde söyledi. Ukayl ibn Hâlid ise "Ramrametun" dedi. Ma-mer ibn Râşid ise "Ramzetun" diye söyledi.
Kaynak: Sahîh-i Buhârî Kitâbu-l-cenâiz
Konu: Bâb: Sabi Yani Çocuk İslama Girip De Öldüğü Zaman Üzerine Cenaze Namazı Kılınır Mı? Ve Çocuğa İslâma Girmesi Teklîf Edilir Mi?