1496-)
Omer-in oğlu Abdullah(radıyallahü anh) şöyle demiştir: Ben Omer-den işittim; şöyle diyordu: Rasûlüllah(sallallahü aleyhi ve sellem) bana bâzı bazı beytu-l-mâlden gâzîlik bahşişi verirdi. Ben de: Sen bunu benden daha muhtâc olan bir fakîre ver der idim. Rasûlüllah da: "Sen bunu al! Sen hırslı bir kimse olmadığın ve isteyen de bulunmadığın hâlde bu maldan sana bu suretle birşey geldiği zaman sen o malı al. Bu sıfat üzere olmayan (yani kendi gelmeyen ve nefsin kendisine meylettiği) bir malın arkasında da nefsini koşturma!" buyurdu.
Kaynak: Sahîh-i Buhârî Kitâbu-z-zekât
Konu: Allah Her Kime Kendisinin İstemesi Ve Nefs İhtirası Olmaksızın Birşey İhşan Ederse O Kimse Bu İhsanı Kabul Etsin Bâbı