2757-)
Bize Zekeriyyâ tahdîs edip şöyle dedi: Ben Âmir eş- Şa-bî-den işittim şöyle diyordu: Bana Câbir (radıyallahü anh) şöyle tahdîs etmiştir: Câbir kendisine âid bir deve üzerinde yolculuk ediyordu. Devesi yorulmuştu. Peygamber yanına uğrayıp deveye vurmuş ve Câbir-e duâ etmiş. Bunun üzerine o yorgun deve benzerini hiç yürümediği hızlı bir yürüyüşle yürümüş. Sonra Peygamber: "Bu deveyi bana (kırk dirhemlik) bir ûkıyye karşılığında sat" buyurdu. Hayır satmam dedim. Sonra Peygamber ikinci defa: "Bu deveyi bana ûkıyye mukaabilinde sat!" buyurdu. sefer ben deveyi O-na sattım fakat beni ailemin yanına kadar sırtında taşımasını istisna edip bunu şart kıldım. Medine-ye geldiğimizde deveyi Peygamber-e getirdim. Peygamber (Bilâl eliyle) bana devemin bedelini verdi. Sonra ben dönüp giderken Peygamber arkamdan haberci gönderip beni çağırttı (Yanına geldiğimde): "Ben senin deveni alıcı değilim. Sen bu deveni al; o senin malındır" buyurdu. Mugîre-den; o da Âmir-den; o da Câbir-den olan rivayetinde Câbir-in: "Rasûlüllah beni Medine-ye kadar devenin sırtında omurga kemikleri üzerinde taşıdı" dediğini söylemiştir. ibn Râhûye de Cerîr ibn Abdilhamîd-den; o da Mugîre-den yaptığı rivayetinde Câbir-in: "Ben deveyi Peygamber-e Medine-ye ulaşmama kadar devenin sırt omurga kemiklerinin bana âid olması şartı üzere sattım" dediğini söylemiştir. ibn Ebî Rebâh ile Câbir-den rivayet eden başkaları daPeygamber-in: "Medine-ye kadar devenin sırtı senindir" buyurduğunu söylemişlerdir. ibnu-l-Munkedir de Câbir-den yaptığı rivayetinde: "Câbir Medine-ye kadar devenin sırtını kullanmayı şart kıldı" demiştir. ibn Eslem de Câbir-den yaptığı rivayetinde Rasûlüllah-ın Câbir-e: "Medine-ye dönünceye kadar devenin sırtı sana âiddir" buyurduğunu söylemiştir. de Câbir-den rivayetinde Rasûlüllah-ın Câbir-e:"Medine-ye kadar devenin sırtını sana yük yükletmen ve binmen için ariyet verdik" buyurduğunu nakletmiştir. de Salim ibn Ebi-l-Ca-d-dan; o da Câbir-den senediyle rivayetinde Rasûlüllah:"Devenin üzerinde ailene ulaş" buyurdu demiştir. Abdillah Buhârî: Satış sırasındaki akidde şart kılındığını gösteren hadîslerin tarikleri daha çok ve benim nazarımda bunlar satış sırasında şart kılındığına delâlet etmeyen rivayetlerden çıkış yönünden de daha sahihtirler dedi. Ubeydullah ile Muhammed ibnu İshâk Vehb ibn Keysân-dan; o da Câbir-den yaptıkları rivayetlerinde: "Peygamber Câbir-den deveyi bir ûkıyye mukaabilinde satın aldı" demişlerdir. Zeyd ibn Eslem Câbir-den yaptığı rivayetinde Vehb ibn Keysân-a mutâbaat etmiştir. Cureyc de Atâ ibn Rebâh-tan ve diğerlerinden; onlar da Câbir-den olmak üzere yaptığı rivayetinde Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem):"Ben deveyi Câbir-den dört dînâr mukaabilinde aldım" buyurdu demişlerdir. Bu dört dînâr bir dînârın on dirheme mukaabil olması hesabı üzere bir ûkıyye olur. ibn Mıksem eş-Şa-bî-den; o da Câbir-den olmak üzere yaptığı rivayetinde devenin bedelini beyân etmedi. Ve keza İbnu-l-Munkedir ile Ebu-z-Zubeyr de Câbir-den yaptıkları rivayetlerinde bu bedeli beyân etmemişlerdir. el-A-meş Salim ibn Ebi-l-Ca-d-dan; o da Câbir-den "Bir ûkıyye altın" demiştir. Ebû İshâk Sâlim-den; o da Câbir-den "İki yüz dirhem" demiştir. Dâvûd ibnu Kays Ubeydullah ibn Mıksem-den; o da Câbir-den: "Peygamber o deveyi Tebûk yolunda satın aldı ve Câbir-in: Dört ûkıyye mukaabilinde dediğini sanıyorum" demiştir. Ebu-n-Nadre de Câbir-den: "Peygamber deveyi yirmi dînâr mukaabilinde satın aldı" diye söylemiştir. "Bir ûkıyye mukaabilinde" sözü rivayetler içinde daha çoktur; şart kılma hükmü de benim nazarımda çıkış kaynağı bakımından daha sahihtir. Bunu Ebû Abdillah el-Buhârî söyledi.
Kaynak: Sahîh-i Buhârî Kitâbu-ş-şurüt
Konu: Bâb: Satıcı Belli Bir Yere Kadar Binek Hayvanının Sırtını Kullanmayı Şart Kıldığında Bu Satış Caizdir.