4254-)
Ebû Mûsâ el-Eş-arî (radıyallahü anh) şöyle demiştir: Rasûlüllah(sallallahü aleyhi ve sellem) Hayber-e gazveye gittiği zaman -yahut da şöyle demiştir: Rasûlüllah Hayber-e (yani Hayber-den) yöneldiği zaman- sahâbîler bir vâdîye yukarıdan baktıklarında yüksek sesle: Allâhu Ekber Allâhu Ekber Lâ ilahe ille-llah... diye tekbîr aldılar. üzerine Rasûlüllah onlara: "Nefislerinize yumuşak davranın. Çünkü sizler ne sağırı çağırıyorsunuz ne de gaibe sesleniyorsunuz. Muhakkak ki sizler pek işiten ve çokyakın olan Allah-a duâ ediyorsunuz. O her zaman sizinle beraberdir!" buyurdu. sırada ben Rasûlüllah-ın bineğinin arkasında idim. Ben de: Lâ havle velâ kuvvete illâ billâhi (= Kulun çâresi ve kuvveti yalnız Allah-ın yardımıyle meydana gelir) demeğe başladım. benim sözlerimi işitti ve: "Ey Abdallah ibne Kays!" diye seslendi. Ben: Lebbeyke yâ Rasûlallah (= Buyur emrinizi almağa hazırım yâ Rasûlallah)! Dedim. Rasûlüllah: "Sana cennet hazînelerinden büyük bir hazîne değerinde olan bir kelimeye delâlet edip bildireyim mi?" buyurdu. de: Evet bildir yâ Rasûlallah babam anam Sana feda olsun dedim. "O kelime Lâ havle velâ kuvvete illâ billâhi’ dir" buyurdu.