4281-)
Abdullah ibn Mutî-in himayesinde bulunan Salim Ebû’l-Gays Ebû Hureyre(radıyallahü anh)-den şöyle derken işitmiştir: Biz Hayber-i fethettik. Fakat altın ve gümüş ganimeti almadık; ancak sığır deve ve hurma bahçeleri ganimet aldık. Sonra Rasûlüllah-ın maiyyetinde olarak Vâdî-l-Kurâ-ya gittik. Rasûlüllah-ın beraberinde Mıd-am(yahut Kerkere) adiyle çağrılan kendisine Dıbâb oğullarının hediye ettiği siyah bir kölesi vardı. İşte bu köle Rasûlüllah-ın yolculuk eşyasını deveden indirdiği sırada ona nereden geldiği bilinmeyen bir ok geldi ve bu köleye isabet etti. Bunun üzerine insanlar: Şehîdlik ona mübarek olsun dediler. Rasûlüllah da: "Hayır nefsim elinde bulunan Allah-a yemin ederim ki onun Hayber günü taksimleri yapılmamış olan ganimetlerden aldığı semle (yani ince kadifeden ihram) kendi üzerinde tutuşup yanmaktadır" buyurdu. bir adam Peygamber-in bu sözünü işitince bir yahut iki tane ayakkabı tasması getirdi de: Bu benim kendiliğimden almış olduğum birşeydir dedi. Rasûlüllah: "Ateşten bir -yahut iki- ayakkabı tasması!" buyurdu.