5144-)
ez-Zuhrî şöyle demiştir: Bana Urve ibnu-z-Zubeyr Âişe(r.anha)-den olmak üzere şöyle haber verdi: Ebû Huzeyfe ibn Utbe ibn Rabîa ibn Abdi Şems -ki bu Ebû Huzeyfe Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) ile beraber Bedir gazasında bulunmuştu- Salim ibn Ma-kıl-ı oğul edinmişti. Nitekim Peygamber de Zeyd ibn Hârise-yi oğul edinmişti. Aynı zamanda Sâlim-e kardeşi Velîd ibn Utbe ibn Rabîa-nın kızı Hind-i nikâh etmişti. Halbuki Salim Ensâr-dan (Subeyte adında) bir kadının kölesi idi. Câhiliyet zamanında bir kimse birisini evlâd edinirse insanlar o evlâdlığı o kimsenin adiyle çağırırlardı. (Fulân-ın oğlu Fulân derlerdi). Ve evlâdlık -neseb yönünden oğul gibi- o kimsenin mirasından mîrâs alırdı. Bu töre Yüce Allah "Evlâdlıklarınızı(neseb) babaları adiyle çağırınız. Bu Allah indinde daha doğrudur. Eğer babalarını bilmiyorsanız o hâlde dinde kardeşleriniz ve dostlarınızdırlar..."(el-Ahzâb: 5) kavlini indirinceye kadar devam etti. Bu âyetin inmesi üzerine artık âzâdlı köleler ve evlâdlıklar nesebi babaları adına döndürüldüler. Bunlardan babalan bilinmeyenler de(eski efendisine) dînde dost ve kardeş oldu. vaziyet üzerine Kureyşli sonra Amirli olan Süheyl ibn Amr-ın kızı Sehle -ki Ebû Huzeyfe-nin öbür karısıdır Subeyte-nin de ortağıdır-Peygamber-e geldi ve: Yâ Rasûlallah! Biz Sâlim-i oğul edinmiştik. Halbuki Allah evlâdlık hakkında bildiğiniz âyeti indirdi (Şimdi ne buyurursun)? diye sordu. şeyhi Ebû-l-Yemân bu hadîsi müellif Buhârî-ye bu suretle zikretti şöyle demiştir: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) amcası Zubeyr ibn Abdilmuttalib-in kızı Dubâa-nın yanına girdi ve ona: "Öyle sanıyorum ki hacca gitmek istiyorsun" dedi. Dubâa da: öyledir fakat) vallahi kendimde hastalık hissediyorum dedi. "Ey Dubâa sen hacc et ve (hacca niyet ederken): Yâ Allah beni hacc menseklerini yerine getirmekten men- ettiğin yerde ihramdan çıkacağım! diye şart kıl" buyurdu. o sırada Mıkdâd ibn Esved-in nikâhı altında bulunuyordu
Kaynak: Sahîh-i Buhârî Kitâbu’n-nikâh
Konu: Nikâhta Erkekle Kadın Arasında Aranan Denklikler Dîn Husûsundadır Bâbı.