5157-)
ez-Zuhrî şöyle demiştir: Bana Urvetu-bnu-z-Zubeyr haber verdi; ona da Ebû Seleme-nin kızı Zeyneb haber verdi; ona da Ebû Sufyân-ın kızı Ümmü Habîbe haber verdi ki kendisi: Yâ Rasûlallah! Ebû Sufyân-ın kızı olan kızkardeşimi nikâh et! dedi. "Sen (kıskanmayıp) bunu arzu eder misin?" buyurdu. Ben de: Evet arzu ederim. Çünkü ben Sen-in için ortaktan hâlî ve yalnız kalıcı değilim. İsterim ki hayırda yani Sana karşı sevgimde bana ortak olan bârî kızkardeşim olsun! dedim. üzerine Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem): "İyi bil ki kızkardeşin bana halâl olmaz" buyurdu. Ben: Biz duyuyoruz ki Sen Ebû Seleme-nin kızını nikâh etmek istiyormuşsun! dedim. aleyhi ve sellem): " (Eşim) Ümmü Seleme-nin kızını mı?" diye sordu. Ben de: Evet dedim.Rasûlüllah: "Ümmü Seleme-nin kızı Zeyneb benim terbiyem altında üvey kızım olmasa bile yine bana nikâhı halâl olmaz. Çünkü o benim süt kardeşimin kızıdır: Beni ve onun babası Ebû Seleme-yi Suveybe kadın emzirmiştir. Bir daha kızlarınızı ve kızkardeşlerinizi bana teklif etmeyin!" buyurdu. dedi ki: Suveybe Ebû Leheb-in cariyesi idi. Sonra onu âzâd etti. Sonra bu kadın Peygamber-i emzirdi. Ebû Leheb öldüğü zaman ailesi halkından bâzılarına ru-yâda Ebû Leheb fena bir hâlde gösterildi. Ona: Ne hâle ulaştın? diye sordu. Ebû Leheb: Sizden sonra hiçbir hayıra kavuşmadım. Yalnız Suveybe-yi âzâd ettiğimden dolayı sununla sulandım! diye başparmağıyle şehâdet parmağı arasında bir delik gösterdi.