5368-)
İbn Cubeyr şöyle demiştir: Ben Abdullah ibn Omer-e karısına zina isnad eden kimse hakkındaki hükmü sordum. İbn Omer bana şöyle cevâb verdi: Peygamber(sallallahü aleyhi ve sellem) Aclân oğullarından bir karı-koca arasında zina töhmetinden dolayı ayırmakla hükmetti. Şöyle ki: Peygamber(la-netleşmeden önce): "Allah ikinizden birinizin yalancı olduğunu bilmektedir. Binâenaleyh ikinizden tevbe edecek var mı?" diye sordu. de tevbe etmekten çekindiler. Peygamber yine: "Allah ikinizden birinin yalancı olduğunu biliyor. Sizden tevbe edecek var mı?" diye sordu. tevbe etmekten çekindiler. Peygamber üçüncü defa: "Allah ikinizden birinizin yalancı olduğunu bilmektedir. Binâenaleyh ikinizden tevbe edecek var mı?" buyurdu. bu sefer de tevbe etmekten çekindiler. Bunun üzerine Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) la-netleşmelerinin ardından bu karı-koca arasını ayırdı. es-Sahtıyânî geçen senedle şöyle demiştir: Amr ibn Dînâr bana: Bu hadîsin içinde birşey daha vardır (ben onu Saîd ibn Cubeyr-den işitip ezber etmiştim) ki seni onu tahdîs eder görmüyorum dedi: şunu da söylemişti: La-netleşen erkek: Benim(bu kadına vermiş olduğum) malım ne olacak? dedi. ." Yine Saîd dedi. ki: Ona: "O mal sana âid değildir. Eğer sen zina isnadında doğru olsan bile sen o kadınla o mal mukaabilinde cima etmiştin (böylece kadın onun hepsini hakk etmiş oldu). Eğer sen zina isnadında yalancı isen o mal senden daha uzaktır" denildi