6338-)
Mucâhid ibn Cebr şöyle derdi: Bana Abdullah ibnu Sahbara Ebû Ma-mer tahdîs edip şöyle dedi: Ben İbnu Mes-ûd (radıyallahü anh)-dan işittim şöyle diyordu: Rasûlüllah(sallallahü aleyhi ve sellem) elim O-nun eli içinde olduğu hâlde teşehhüdü bana öğretti. Rasûlüllah bana Kur-ân-dan bir sûre öğretir gibi şu teşehhüdü öğretiyordu: lillâhi ve-s-salavâtu ve-t-tayyibâtu. es-Selâmu aleyke eyyuhe-n-Nebiyyu ve rahmetu’llâhi ve berekâtuhû. es-Selâmu aleynâ ve alâ ibâdi’llâhi’s-sâlihîn. Eşhedu en lâ ilahe ille’llâhu ve eşhedu enne Muhammeden abduhu ve Rasûluhu". biz Rasûlüllah aramızda iken böyle söylerdik ruhu kabzolunduktan sonra "es-Selâmu ale’n-Nebiyyi" demeğe başladık. İbn Mes-ud "Ale-n-Nebiyyi" demeyi kasdediyor dedi.