2-)
Malına haram karışan bir kimsenin alış veriş yapmaya ve hediyyesini kabule gelince: Bunu Bazıları kerih görmüş; bir takımları tecviz etmişlerdir. Abdullah b. Yezîd Ebü Vâil Kâsım Süfyân-ı Sevri ve Salim kerih görenlerdendirler. Hattâ Sâlim-in Mısır-da şarap sattığı söylenen âzadlı bir câriye ölmüş de mirası Sâlim-e kaldığı halde almamış. İmâm Mâlik-in beyânına göre Abdullah b. Yezîd: «Ben helâl rızkla geçinip dururken içinde az bir şey haram bulunan kazanca tama- ederek bütün malını ifsâd edenlere çok şaşarım!» demiş. Kiram- dan İbn Mes-ûd (radıyallahü anh) ile tabiinden İbrahim Nehai Said b. Cübeyr Mekhûl ve Zührî caiz görmüşlerdir. Ri-vâyene nazaran Hazret-i İbn Mes-ûd-a bir adam gelerek ribâ yemekten çekinmeyen helâle harama dikkat etmeyen bir komşusu olduğunu söylemiş ve: «Bu adam bizi yemeğe davet ediyor ihtiyâcımız olduğunda kendisinden ödünç para alıyoruz.» demiş İbn Mes-ûd (radıyallahü anh)- «Sen onun dâvetine icabet et ödünç para da al bu caizdir. Günâhı onundur.» cevâbını vermiş. İbn Ömer Hazretlerine dahi ribâ yiyen bir adamın yemeği yenilip yenilemeyeceği sorulmuş o da buna cevaz vermiş. İbrahim Nehaî malına helâlle haram karışan kimsenin yemeği hakkında: -Ancak haram olduğu bilinen yemeği yenmez.» cevâbını vermiştir. ile Zühri-den dahi haramla helâl karışan maldan yemekte beis görmedikleri yalnız haram olduğu ayni ile bilinen yemeği mekruh gördükleri rivâyet olunur. Ebi Zi-b bunu tecviz etmiştir. Münzir diyor ki: «Bu bâbda ruhsat verenler Teâlâ Hazretlerinin Yahûdiler hakkında yalanı çok dinler haramı çok yerler. Ayet-i kerime " âyet-i kerîmesi ile istidlal etmişlerdir. Filhakika Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) zırhını bir Yahûdiye rehnetmişti.» «Allahü teâlâ hazretlerinin ehl-i kitaptan cizye alınmasını mubah kılmasında Müslümanın eline geçen haramdan mı helâlden mi kazanıldığını bilmediği malın haram olmadığına en arık delildir. Zira Teâlâ Hazretleri ehl-i kitabın eskeri mallarının şarap ve domuzdan kazanıldığını ribâ muamelesi yaptıklarını bildiği hâlde onlardan alınan cizyeyi mubah kılmıştır. Binâenaleyh harama helâle dikkat etmeyen bir kimsenin verdiği bir mal aynen haram olduğu bilinmedikçe kabul edilir.» diyor. ve Tabiîn- in bâzı İmâmları da buna kaaildirler. Malına haram karışan kimseden bir şey almayı mekruh görenler bu hususta takva yolunu tutarak şüpheli şeylerden sakınmayı ihtiyata daha muvafık görmüşlerdir.
Kaynak: Sahîh-i Müslim Zekât
Konu: İstemeden Ve Göz Dikmeden Kendisine Bir Şey Verilen Kimsenin Onu Alması Mübah Olduğunu Beyan Bâbı