5-)
Besmele Kur-ân-dan mıdır değil midir meselesini yukarıda kısaca arzetmiştik. Sahîh kavle göre Hanefîler-ce. besmele Kur-ân-dandır. Çünkü mushafın iki kapağı arasına vahiy ile yazılan her şeyin Kur-ân-ı Kerîm-den olduğuna bu ümmetin ulemâsı icma- etmişlerdir. Besmele de o yazılanlar meyânındadır. Buna binaen besmele Kur-ân niyeti ile okunursa İmâm A-zam-a göre farz olan kıraet eda edilmiş olur. Çünkü besmele Kur-ân-dan bir âyettir. Hanefiyye ulemâsından bazılarına göre: Yalnız besmele ile farz olan kıraet eda edilmiş olmaz. Çünkü besmelenin tam bir âyet olup olmadığı ihtilaflıdır. Evzâî-nin ; «Allahü teâlâ Kur-ân-da besmeleyi yalnız Neml sûresinde inzal buyurmuştur; o tam bir âyet değildir.» dediği rivâyet olunur. Bu suretle besmelenin tam bir âyet olup olmadığı hususunda şekk hasıl olmuştur. Binâenaleyh şekkle kıraet caiz değildir. Kur-ân kasti ile cünüp hayz ve nifaslı kimselerin besmeleyi okumaları haramdır. Kerhî-nin rivâyetinde kıyasen mesele zahirdir. Çünkü o rivâyete göre cünüp ve emsali kimselere yarım âyet okumak da haramdır. Tahavî rivâyetine göre de haramdır zîra besmelenin tam bir âyet olması ihtimali vardır. Binâenaleyh mezkûr kimselerin onu okumaları ihtiyaten haramdır. Hanefîye ulemâsının muhakkikleri buna. kaildirler. İbn-l -Mübarek ile Dâvûd-u- Zahirî ve ona tâbi- olanların kavilleri de bu olduğu gibi aynı kavil İmâm Ahmed b. Hanbe l-den dahi nassen rivâyet olunmuştur. bazılarına göre: Besmele Kür-ân-dan değildir; yalnız Neml süresindeki besmele oradaki âyetin bir cüz-üdür. İmâm Mâlik-in kavli bu olduğu gibi Hanefîler-le Hanbelîler-den bazıları da buna kail. olmuşlardır. takım ulemâ besmelenin her sûreden bir âyet veya yarım âyet olduğunu söylemişlerdir . İmâm Şafiî ile ona muvafakat edenlerin meşhur kavli budur. İmâm Şafiî-den diğer bir rivâyete göre besmele" yalnız Fatiha sûresinin ilk âyetidir; diğer sûrelerin ilk âyeti değildir. Sûre başlarına yazılması ve sûrelere onunla başlanması onunla te-berrük içindir. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in besmeleyi aşikâre okumadığı sabit olunca onun Kur-ân-dan da olmadığı sübut bulmuştur. Kur-ân-dan olsaydı onu da Kur-ân gibi aşikâre okurdu. Görülmüyormu ki Kur-ân’ın sair yerleri gibi Neml süresindeki besmeleyi âşikâre okumak vâcibtir. Çünkü oradaki besmele Kur-ân-dandır. Hem besmelenin teavvuz ve iftitah gibi gizli okunması sabit olmuştur. Biz onun mushafta gerek Fatiha gerekse diğer sûrelerin başlarına yazıldığını görmekteyiz. Fâtiha-dan başka yerlerde âyet olmayınca Fâtiha-dan da âyet olmadığı sübût bulur» demiştir. Şâfiî-nin: «Besmele her sûreden bir âyettir dediği rivâyet olunur. Şafiî-den önce bunu söyleyen yoktur. Selef arasındaki hilaf yalnız besmelenin fatihadan olup oİmâmasi hususunda idi. O-nun başka sûrelerden bir âyet olduğunu söyleye. göre: Besmele Kur-ân-dandır. Fakat hiç bir sûreden değil tek basına indirilmiş bir âyettir. Onun için de her sûrenin başında ayrı ayrı okunur. Nitekim «Kevser» sûresi indiği vakit Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) efendimiz onu okumuştur. Bundan dolayıdır ki; Hâfızuddîn Nesefî; «Besmele Kur-ân-dan bir âyettir sûrelerin arasını ayırmak için indirilmiştir demiştir- İbn Abbâs (radıyallahü anhûma)-dan rivâyet edildiğine göre Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) besmele indirilmezden önce sûrenin nerede bittiğini bilmezmiş. Bu hadîsi Ebû Dâvûd ile Hâkim tahrîc etmişlerdir. Hâkim onun Buhârî ile Müslim-in şartlarına uygun olduğunu söylemiştir. besmele her sûrenin başından bir âyet olmasa Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) onu «Kevser» sûresinin başında okumazdı dersen ben de derim ki: (sallallahü aleyhi ve sellem)’in okumasının buna delâlet ettiğini kabul edemeyiz. Bilâkis onun ayrı bir âyet olduğuna delâlet e-der. Vahiy hadîsi de bunu gösterir. O hadîste: (sallallahü aleyhi ve sellem)’e melek gelerek «Oku» dedi. Resûl-ö Ekrem (sallallahü aleyhi ve sellem): Ben okumak bilmem mukabelesinde bulundu bu üç defa tekerrür etti sonra melek ona dedi eğer besmele her sûrenin ilk âyeti olsaydı melek te evvelâ onu okurdu.»