Destek Sitesi platformunda Uzman olmak ister misiniz?

Uzman olmak için Şimdi başvurun.

Peygamber Sallallahü Aleyhi Ve Sellemin İkindiden Sonra Kılmakda Olduğu İki Rekat Namazı Tanıma Bâbı

Oluşturulma tarihi: 5.02.2025 19:31    Güncellendi: 5.02.2025 19:31
6-) Biz Fahr-i Kâinat (sallallahü aleyhi ve sellem) Efendimizin kazaya bıraktığı sünneti için ona taksir isnadım kabul edemeyiz. Çünkü Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) o anda daha mühim bir vazife ile meşgul bulunuyordu ki o da gelen hey-eti hak dîne irşâd vazifesi idi. Yahut öğle-nin sünnetini unutarak kılmamışdı. Her ne suretle olursa olsun yapılan kusur o namazı bir defa kaza etmekle giderilmiş olur. Netekim bütün ibâdetlerin kazası Bâbında hüküm budur. Burada verilecek sahîh cevap şudur: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in ikindiden sonra nafile kılmakdan nehy buyurması: kavil yânı sözdür. Namaz kılması ise fiildir. Kavil île fiil biribirlerine muâraza ederlerse kavil tercih edilerek; onunla amel olunur.» Kirman î-nin sözü burada sona erer. Aynî Kirmanı-nin «Bunların hepsi bâtıldır.» iddiasını temâmiyle kabul etmemiş; ulemânın verdikleri cevapların içinde yerinde olanları ve olmıyanları ve keza Kirmanı-nin iddiasında haklı olduğu ve olmadığı yerler bulunduğunu söylemişdir. Ulemânın verdiği cevaplar içinde yersiz olanı: «Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in ikindiden sonra nafile kılmakdan nehiy buyurması sebebsiz nafileler hakkındadır.» iddiasıdır. Bu iddia doğru değildir. Çünkü nehy umûmîdir. Onu sebebi bulunmayan namaza tahsis etmek muhassıs bulunmadığı hâlde tahsis yânî tercih bilâ müreccihdîr. Bu ise bâtıldır. yersiz olan dâvası: «Bir ibâdette asıl olan Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’e mahsûs bulunmamakdır» sözüdür. Bu söz de doğru değildir. Çünkü bir şey-in Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’e mahsûs olduğunu gösteren delil bulunursa o ihtisas inkâr edilemez. Burada da bir çok hadîsler ve ashâb-ı kirâm’ın fiilleri ikindiden sonra nafile kılmanın Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’e mahsûs fiillerden olduğuna delâlet etmektedir. Kirmânî-nin: «Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) ikindiden sonra iki rek-ât nafile kılmağa ömrü boyunca devam etmişdir.» sözü kendi dâvasını çürütmektedir. Çünkü o bu işin Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’e mahsûs olmadığını iddia ediyordu. Eğer hakîkaten dediği gibi olsaydı öğle-nin sünnetini kılmayanlara v onu kaza etmeleri emrolunurdu. Hâlbuki Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) bunu emretmemişdir. Netekim Ümmü Seleme hadîsinin bir rivâyetinde Hazret-i Ümmü Seleme-nin: «Ya Resûlallah ! Bu iki rek-âtı biz de kılamazsak kaza edecekmiyiz?» dediği; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in buna: cevâbını verdiği bildirilmişdir. Bu da gösterir ki mezkûr iki rek-ât namazın ümmet hakkındaki hükmü Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) hakkındaki hükmü gibi değildir. Bu namaz Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)-e mahsûsdur. da var ki: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) ikindiden sonra iki rek-ât nafile kılmaya devam ediyordu. Hâlbuki bu namazın ona mahsûs olmadığını iddia edenler meşhur kavillerine göre devam üzere kılınmasına kaail değildirler. Ama bu bâbda kendilerine îtirâz edilirse yine: «Devam Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’e mahsûsdu.» derler. Yânî: «Esâs itibârı ile bir ibâdet Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’e mahsûs değildir» derler; sonra: «o ibâdetin devamı Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)-e mahsûsdur.» iddiasında bulunurlar. Aynî böylelerin hâlini: «Uç!» denildiği zaman koştuğunu söyliyen; «Koş!» denildiği zaman uçtuğunu iddia eden deve kuşuna benzetmişdir. Aynî Kirmanı-nin: «îllet güneşe tapanlara benzeyiş değildir.» sözünü doğru bulmamaktadır. Zîra Müslim-in rivâyet ettiği Ebû Ümâme hadîsinde: «Ya Resûlallah bana namazdan haber ver: ilâh...» denildikden sonra: güneş şeytanın iki boynuzu arasında batar.» buyurulmuş; ayni hadîsde: «İşte o zaman kâfirler güneşe secde eder.» denilmişdir. Sâri- Hazretleri şeytanın güneş doğarken ve batarken tam onun hizasına durduğunu; küffârm da güneşe o zaman secde ettiklerini haber vermiş; müslümanlar da güneşe tapar gibi görünmemek için o vakitlerde namaz kılmayı kendilerine yasak etmişdir. Şu hâlde nehyin illeti küffâra benzeyişdir. «kaville fiil muâraza ederlerse kavil tercih edilir...» sözü de alelıtlaak doğru değildir. Kavil ile fiil-den biri ibâha diğeri memnûiyyet bildirirse; memnûiyyet bildiren tercih edilir. Bunun kavl veya fiil olmasının bir ehemmiyeti yokdur.

Kaynak: Sahîh-i Müslim Yolcuların Namazı Ve ...
Konu: Peygamber Sallallahü Aleyhi Ve Sellemin İkindiden Sonra Kılmakda Olduğu İki Rekat Namazı Tanıma Bâbı