892-)
Bize bu hadîsi Muhammed b. el-Müsennâ dahi rivâyet etti. ki): Bize İbn Ebî Adiy Saîd-den o da Katâde-den bu isnadla rivâyet etti ki: Mâlik Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)-i (Bu şekilde namaz kılarken görmüş) ve «ellerini ta kulaklarının üst hizasına kadar kaldırırdı» demiş. Hadîsi Buhârî «Kitabü-l Ezan» da muhtelif râvîlerden NeSaîde (Kitâbü-s-Salât)-da Süveyd b. Nasr-dan tahrîc etmişlerdir. el kaldırma meselesini anlatırken; «Rükû- etmek istediği zaman» ifadesini kullanması rükû-dan doğrulurken onu kullanmaması el kaldırmanın ne zaman yapılacağına işaret içindir. Çünkü Rükû- için evvelâ eller kaldırılır ondan sonra rükû-a varılır. Rükû-dan doğrulurken eller evvelâ değil doğrulmakla beraber kaldırılır. hadîsi Nâfî- dahi Abdullah b. Ömer-den rivâyet etmiştir. Bir rivâyette; «İki rekât kılarak kalktığı zaman ellerini kaldırırdı» denilmiştir. Mezkûr hadîsi on kişi rivâyet etmiştir. Bunlar İmâm Mâlik -Yûnus Şuayb İbn Ebî Hamza-ibn Cüreyc Süfyan İbn Uyeyne Ukayl Zebîdî Ma’mer ve Abdullah b. Ömer (radıyallahü anhûm) dır. İmâm Mâli k-den onu bir cemâat rivâyet etmiştir. Yahya b. Yahya el-Endelûsî-nin rivâyetinde rükû-a giderken el kaldırma zikredihnemiştir. Bu hususta ona birçok kimseler tâbi- olmuştur. Ravilerden yirmisi rükû-a giderken el kaldırmayı zikretmişlerdir. Bu hadîs Salim b. Abdillâh-ın İbn Ömer (radıyallahü anhüma) ya ref ederek rivâyet ettiği dört hadîsten biridir. Salim İbn Ömer-in rükû-a giderken bilfiil el kaldırdığını da rivâyet etmiştir. bu rivâyetinde yalnız tesmi- zikredilmiş tahmîd-den bahsedilmemiştir. Onun râvî tarafından ıskat edildiği anlaşılıyor. ise demektir. tesmî-deki «Limen» kelimesinin «Bimen» şeklinde kullanılacağını iddia etmiştir. Fakat bu iddia doğru değildir. Çünkü cümlenin mânâsı: «Allah hamdi hamdeden için işitir; yani hamdedenin hamdini kabul eder» demektir. Cümlede mecaz vardır. Sebep zikredilmiş müseb-beb murâd olunmuştur. Zira işitmek sebep kabul etmek müsebbebtir. Çok defa; Hükümdar filânın sözünü işitti derler. Bundan onun ricasını kabul etti mânasını kastederler. Filân filânın sözünü işitmedi demek onun sözünü kabul etmedi mânâsına alınır. Cümlesi şeklinde yani atıf harflerinden (vav) ile dahi rivâyet edilmiştir. Bu sebeple ulemâdan bazıları cümlenin (vav) ile okunacağını tercih etmişlerdir. «el-Muhît» nâm eserde tahmîd cümlesinin (vav) sız okunmasının efdal olduğu beyân edilmiştir. Zîra cümlenin mânası; «Yârab-bî sana hamdettik hamd sana mahsustur» takdirindedir. Bu suretle Allah-a hamd tekrar edilmiş olur. Ancak «Rabbena cümlesi yukarıya bağlı değildir. Bu cümle İmâma uyanların üst tarafındaki ise İmâmın sözüdür. Çünkü hadîsin bir rivâyetinde «İmâm « dediği vakit sîz de » deyin» buyurulmuştur. Binâenaleyh «Rabbena cümlesi söz başı hamd cümlesi de onun hali olur. Mânâ şudur: Yaptığım hamd başkasına değil yalnız sana mahsus olduğu halde sana dua ederim. Hamd cümlesini dua cümlesi üzerine atfetmek caiz değildir. Çünkü cümlelerden biri ihbârî diğeri inşâîdir. bâbda aşağıdaki hadîslerde de îzâhat verilecektir.
Kaynak: Sahîh-i Müslim Namaz
Konu: İhram Rükü’ Ve Rükudan Doğrulma Tekbirleriyle Beraber Elleri Omuzlar Hizasına Kaldırmanın Müstehab Oluşu Secdeden Doğrulurken Bunun Yapılmaması Bâbı