919-)
Bize Muhammed b. Mihrân rivâyet etti. ki): Bize Velîd b. Müslim Evzâî-den naklen rivâyet etti. ki): Bana İshâk b. Abdillâh b. Ebî Talhâ haber verdi ki: Enes b. Mâlik-i bunu anlatırken işitmiş. ikinci tarîkinde Katâde-ye; «Bu hadîsi sen Enes’den işittin mi» diye sorulması hadîsin muttasıl olup olmadığını anlamak içindir. Çünkü Katâde müdellistir. Müdellisin ise ancak muttasıl olarak rivâyet ettiği hadîsleri kabul edilir. Katâde-nin evet demesi ile mesele hallolmuştur. Hadîs muttasıldır. İmâm Müslim bu hadîsin 52 numaralı Muhammed b. Mihrân tarîkinda; «Evzâî Katâde-den de rivâyet etti ki» cümlesini; «Bize Evzâî Abde Men rivâyet etti» cümlesi üzerine atfetmiştir. Şu halde Evzâî hadîsi hem Abde-den hem de Katâde-den rivâyet etmiş oluyor. Yalnız Abde-den rivâyeti mürsel Katâde-den rivâyeti muttasıldır. Maksat hadîsin muttasıl olarak da rivâyet edildiğini göstermektir. Müslim-in bunu doğrudan doğruya hem Abde-den hem de Katâde-den rivâyet edildiğini söylemeyip atıf sureti ile göstermesi; hadîsi râvîden işittiği lâfızlarla rivâyet etmiş olmak içindir. İmâm Müslim-in bu cihetlere son derece dikkat ettiğini evvelce arz etmiştik. diyor ki: «Bana İbn Hallad haber vererek şunu söyledi. Zeccâc-a Sübhânekenin (ve bi hamdik) kelimesinde (vav) var mı yok mu diye sordum; olduğunu söyledi. Ve: Bunun mânâsı: seni tenzih ederim ve sana hamd ederim sana tesbih eylerim demektir. Buradaki (cedd)’in mânâsı büyüklüktür dedi». bütünü ile mânâsı şudur: bütün noksanlıklardan tenzih ve hamdinle sana tesbîh eylerim. İsmin mübarek azametin yücedir. Senden başka İlâh yoktur.» hadîsi Buhârî «Kitâbul - Ezan» da Nesâî de «Kitâbü-s Salât» da tahrîc etmişlerdir. Enes-in; «Bunların hiç biri besmeleyi kıraatın başında ve sonunda zikretmezlerdi» sözünden murad aşikâr okumadıklarını beyandır. Yoksa gizlice besmele çektikleri hususunda söz yoktur. hadîsi Buhârî şârihi Aynî birkaç yönden ele almıştır. Şöyle ki: