924-)
Bize ZÜheyr b. Harb ile Osman b. Ebî Şeybe ve İshâk b. İbrahim rivâyet ettiler. İshâk bize haber verdi tâbirini kullandı. Ötekiler; Bize Cerîr Mansûr-dan o da Ebû Vâil-den o da Abdullah-dan naklen rivâyet etti dediler. Abdullah şunu söylemiş: Biz Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in arkasında namaz kılarken «Allah-a selâm filâna selâm» derdik. Bir gün Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) bize şunları söyledi: şüphe yokki; selâm Âllahın kendisidir. Binaenaleyh biriniz namazda oturduğu vakit; tehiyyeler salavât ve tayyibât Allah-adır selâm sana ey nebiy Allah-ın rahmet ve bereketleri de senin üzerine olsun. Selâm bize ve Allah-ın sâlih kullarına!... desin Çünkü bunu dedi mi bu söz gökte ve yerde Allah-ın her salih kuluna isabet eder Bundan sonra; Allahtan başka ilâh olmadığına şahadet ederim. Ben Muhammed-in Allah-ın kulu ve Resûlü olduğuna da şahadet ederim: (desin) bundan sonra dilediğini istemekte muhayyerdir.