1089-)
Bana Ebû Bekir b. Nâfi- El-Abdî rivâyet etti. ki): Bize Behz rivâyet etti. ki): Bize Hammâd rivâyet etti. ki): Bize Sabit Enes-den naklen haber verdi. Enes şöyle dedi: Ben tamam olmak şartıyla Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’den daha kısa kıldıran bir kimsenin arkasında namaz kılmadım. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in namazı (fiilleri itibariyle) birbirine yalandı. Ebû Bekir-in namazı dahi (fiilleri itibariyle) birbirine yakındı. Ömerü-bnü’l-Hattâb halîfe olunca sabah namazını uzattı. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) hamiden» dediği vakit biz: Vehmetti galiba; diyecek kadar ayakta durur; sonra secde eder iki secde arasında dahi bizler: Vehmetti galiba diyecek kadar otururdu. hadîsi Buhârî «Ezan» bahsinde bir iki yerde tahrîc etmiştir. Hazret-i Enes-in: tamam olmak şartiyle Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’den daha kısa namaz kıldıran bir kimsenin arkasında namaz kılmadım.» demesiyle ayni hadîsde: İlâhû limen Hamiden!» dediği vakit vehmetti galiba diyecek kadar ayakta dururdu.» sözü birbirine münâfi değildir. Çünkü rü-kûdan doğrulduktan sonra Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in o-kuduğu duayı tertil ve huşu ile okumak insana unuttu zannını verecek kadar vakit alır. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in namazı yerine göre uzun ve kısa kıldırdığını az yukarıda görmüştük.
Kaynak: Sahîh-i Müslim Namaz
Konu: Namaz Rükünlerini Yerli Yerince Yapmak Ve Namazı Tamam Kılmak Şartiyle Hafif Tutmak Bâbı