Destek Sitesi platformunda Uzman olmak ister misiniz?

Uzman olmak için Şimdi başvurun.

Kurânı Ve Süre-i Bakarayı Okumanın Fazileti Bâbı

Oluşturulma tarihi: 5.02.2025 19:31    Güncellendi: 5.02.2025 19:31
1911-) Bize Abdullah b. Abdirrahmân Ed-Dârimî rivâyet etti. ki): Bize Yahya (yani İbn Hassan) haber verdi. ki): Bize Mûaviye bu isnâdla bu hadîsin misindi rivâyet etti. Şu kadar var ki o teşbihlerin ikisinde de (sanki onlar) demiş; Muâviye-nin (Duydum ki.) dediğini söylememişdir. ile Âl-i İmrân sûrelerine «Zehrâveyn» derler. Onlara bu ismin verilmesi nûr ve hidâyetlerinin çokluğu ile ecr-u mükâfatlarının bolluğundandır. Zehrâ-i çok nurlu parlak manasına gelir. ve gayâbe: İnsanın üzerinde gölge yapan bulut sis vb. gibi şeylerdir. Ulemânın beyânına göre buradaki bulut ve gölgelikden murâd; mezkûr iki sûrenin sevaplarıdır. Yani okunan bu sûrelerin sevapları kıyâmet gününde bulutlar ve gölge veren şâir şeyler gibi geleceklerdir. Firk-ın cem-idir. Hadîsin bir rivâyetinde bunun yerine (hiz-kaan) denilmişdir. Onun müfredi de hizk-dır. Ve her ikisi de sürü mânâsına gelirler. müdâfa-a edeceklerdir.» cümlesindeki müdâfa-a cehennem ile cehennem melekleri olan zebanilere karşı yapılacakdır. Buradaki müdâfa-a şefâatda mubâleğa gostermekden kinayedir. İyâz diyor ki: «Bâzılarına göre bu hadîsin mânâsı: Allahü teâlâ bu sûrelerin okunmasından bulut şeklinde yahut kuş sürüsü kıyafetinde- bir mahlûk yaratır da bu mahlûk kıyâmet gününde okuyucusunu müdâfa-a eder. Netekim bir hadîsde: Eğer bir kimse döşeğine yatarken başka ilâh olmadığına Allah şâhiddir..." Sûre-i Âl-i İmran âyet: 18. âyet-i kerîmesini okursalar tâ kıyâmete kadar onun için istiğfar da bulunurlar; buyurulmuşdur. Bu bir ihtimâldir...» ulemâsından bâzılarına göre bu hadîsde zikri geçen «Ev» kelimeleri hakîkî mânâları olan şekk bildirmek için kullanılmamışlardır. Burada onlardan murâd tenvî- yani çeşit bildirmekdir. Şöyle ki: Bakara ile Âl-i İmrân sûrelerini okuyup da mânâsını anlamayanlara bulut gibi sevap gelecek; mânâsını anlayarak okuyanlara gölgelikler gibi sevap verilecek mânâsını anlayarak okuyan ve onları başkalarına da öğretenlere safbeste kuş sürüleri gibi sevaplar verilecekdir. Çünkü müşebbehler birbirinden farklı olunca müşebbehünbihlerin de farklı olması îcâb eder. Binâenaleyh gamâme ile gölgelendirmek gayâbe ile gölgelendirmekden daha hafîf; gayâbe ile gölgelendirmek de kuş sürüleri ile gölgelendirmekden daha aşağı mertebededir. Tâbîr-i diğerle: gamâme ile herkes gölgelenir. Gayâbe yalnız kırallara mahsûsdur. Kuş sürüleri ise bunların ikisinden de yüksek bir mertebe olup (Yâ Rabbî!: Bana öyle bir mülk ihsan et ki böylesi benden sonra bir daha kimseye müyesser olmaya!) diye dûa eden Peygamber-i Zîşân-a mahsûsdur. «Bu hadîsde tahsis üzerine tahsis vardır. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) evvelâ: Kur-ân-ı okuyun; buyurarak hükmü ta-mîm eylemiş ve şefaatini buna tâlîk etmişdir. Sonra Bakara ile Âl-i Imrân sûrelerini betahsîs zikretmiş; kıyâmet gününün şiddet ve dehşetinden kurtulmayı ve şefaati bunların okunmasına ta-lîk eylemiş; üçüncüde yalnız Bakara sûresini zikrederek onu okumaya üç mânâ ta-lîk buyurmuşdur. Bu üç mânâ onlardan her birinin şeriat sahibinden başka kimsenin bîlemiyeceği bir hâssası olduğunu bildirmek içindir.» diyor. Aslında kahraman ve şeci- mânâsına gelir. Burada onu sihirbazlar mânâsına tefsir etmişlerdir. Çünkü kelime batâletden alın-mışdır. Bu kelimenin butlanla da ilgisi vardır. Butlan ise fesâd ve zayi- olmak demekdir: Şu hâlde sihirbazların yaptıkları bâtıl fiillere bakarak kendilerine bu isim verilmişdir. Sihirbazlar hak ve hakîkatdan ayrılarak bâtıla saptıkları için Kur-ân-ı Kerîm-i okuyup anlamaya muktedir olamazlar. Bazıları batale kelimesini batâletden alarak tembeller mânâsına geldiğini söylemişlerdir. Böyleleri Kur-ân-ı Kerîm-i tembelliklerinden dolayı okuyamaz ve mânâsını düşünemezler. takımları da ki beyânın hakîkaten sihir olanı vardır.» hadîsine bakarak buradaki sihirbazlardan murâd: beyân sihirbazlarıdır. Kerîm bunlardan Kur-ân sûrelerine denk olacak bir sûrecik olsun getirmelerini istemek suretiyle kendilerine meydan okuduğu için onlar Kur-ân-ı Kerîm-i okuyup anlamaya muktedir olamazlar.» demişlerdir.

Kaynak: Sahîh-i Müslim Yolcuların Namazı Ve ...
Konu: Kurânı Ve Süre-i Bakarayı Okumanın Fazileti Bâbı