1945-)
Bize Ebû Bekîr b. Ebi Şeybe ile İbn Nümeyr topdan Vekî-dein rivâyet ettiler. Ebû Bekir dedi ki: Bize Vekî- A-meş-den o da Ebû Vâil’den naklen rivâyet etti. Ebû Vâil Şöyle dedi: Nehîkü-bnü Sinan denilen bir adam Abdullah-a gelerek: Yâ Ebâ Abdirrahmân! Şu harfi nasıl okursun? Elif mi y mı? Yani mi yoksa mi? dedi. Abdullah: Sen bundan maâdâ bütün Kur-ân-ı araştırdın mı? (Başka yok mu?) diye cevap verdi. Nehîk: Ben hakikaten bir rek-atta mufassal sûreyi okunan. cevâbını verdi. Bunun üzerine Abdullah: Şiir geveler gibi gevelemek mi dedin? Bir takım insanlar Kur’ân-ı okurlar ama Kur-ân köprücük kemiklerinden öteye geçmez. Lâkin Kur-âr kalbe varır da; oraya yer ederse faydalı olur. Namazın en faziletlisi rükû ve sücûddur. Ben Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in bir arada okuduğu nazâîrî pek iyi bilirim. Her rek-âtda iki sûre (okurdu); dedi. Sonra Abdullah kalkarak dışarı çıktı; onun arkacığından Alkame içeri girdi Sonra o da çıktı ve: Abdullah bunu bana da haber verdi; dedi. Nümeyr kendi rivâyetinde: «Abdullah-a Benî Becîle kabilesin den bir adam geldi.» demiş «Nehîkü-bmi Sinan» dememiştir.
Kaynak: Sahîh-i Müslim Yolcuların Namazı Ve ...
Konu: Kurânı Tertille Okumak Hezz Yani İfrat Derecede Süratli Okumakdan Kaçınmak Ve Bir Rekatda İki Yahut Daha Fazla Süre Okumanın Mubah Oluşu Bâbı