2090-)
Bize Yahya b. Eyyûb Üe Kuteybe ve İbn Hucur rivâyet ettiler. Dediler ki; Bize İsmail b. Cafer Dâvûd b. Kays-dan o da Iyâz b. Abdillâh b. Sa-d-dan o da Ebû Said-i Hudrî-den naklen rivâyet ettij söyle demiş Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) Kurban ve Ramazan bayramı günleri namazgaha çıkar ve evvelâ namazla işe başlardı. Namazını kıldı da selâm verdi mi ayağa kalkarak cemaata karşı dönerdi. Cemâat ise namazgahlarında otururlardı. Eğer (buta rafa) bir müfreze göndermeye ihtiyacı varsa onu cemaata hatırlatır bundan başka bir ihtiyâcı olursa onu kendilerine emrederdi. (Hutbe esnasında): «Sadaka verin sadaka verin sadaka verin!» buyururdu. ziyâde sadaka veren de kadınlar olurdu. Ondan sonra namaz-gâhdan ayrılırdı. Mervân b. Hakem zamanına kadar hâl bu minval üzre devam etti. Bir def-â ben Mervân İle el ele vererek (namaza) çıktım. Namazgaha vardığımızda ne görelim! Kesîru-bnu Salt çamurla kerpiçten bir minber yapmış. Bir de baktım Mervân-in eli beni çekiştiriyor. Gâlibâ beni minbere doğru çekiyordu. Ben de onu namaza çekiyordum. Onun bu hâlini görünce: «İş-e namazdan başlamak nerede kaldı?» dedim. Mervân: «Hayır yâ Ebâ Said! Senin bildiğin (şekil) terk edildi.» dedi. «Asla olamaz! Nefsim kabza-i kudretinde olan Allah-a ederim ki siz benim bildiğimden daha hayırlısını yapamazsınız.» dedim. Saîd bunu üç defa tekrârladıkdan sonra oradan ayrılmış. Bu hadisi Buhari «Cum-a» bahsinde tahrîc etmişdir. murâd: Medine-de mâruf bir namazgâhdır. Mescid-i Nebevi-den bin adım kadar uzaktadır. Ebû Saîd-i Hudrî-nin Mervân b. Hakem ile el ele vererek namazgaha gitmesi Mervân-in Medine valisi bulunduğu zamana tesadüf etmişdir. minber yapan Kesir b. Sâît (radıyallahü Anh) Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) zamanında dünyâya gelmiş. Medine-ye onun vefâtından sonra yerleşmişdir. Evvelce ismi: Kalil ünis. Kalil: Az: Kesir de: Cok demekdir. «Kesir ismini ona Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) takmışdır.» diyenler olmuşsa da esah olan rivâyete göre bu ismi ona Hazret-i Ömer (radıyallahü Anh) vermişdir. Hazret-i Kesir: Tabiînden sayılır. Onu İbn Mendeh sahabeden saymış; Zehebi ise hakkında ihtilâf edildiğini söylemişdir. Ebû Saîd Mervân-a üç defa ihtarda bulunduktan sonra oradan yani minber tarafından ayrılarak namaz kılmağa gitmişdir. Kâdı îyâz bu cümleyi böyle tefsir etmiş oradan ayrılmasının o namazı terk etmesi mânâsına gelmediğini söylemişdir.