2339-)
Bana Muhammed b. Abdilmelik El - Emevî rivâyet etti. ki): Bize Abdûlazîz b. Muhtar rivâyet etti. ki); Bize Süheyl b. Ebî Salih babasından o da Ebû Hüreyre-den naklen rivâyet etti. Ebû Hüreyre şöyle dedi: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem): bir hazîne sahibi yoktur ki onun zekâtını vermesin de o hazîne cehennem ateşinde kızdırılarak levhalar hâline getirilmesin ve onunla tâ Allah 50.000 sene miktarındaki bir günde kulları arasında hükmedinceye kadar yanları alnı dağlanmasın sonra ya cennete veya cehenneme (giden) yolu kendisine gösterilir. hiç bir deve sahibi yoktur ki onların zekâtını vermesin de kendisi alabildiğine çok olan develerin altına düz ve geniş bir yere yatırılarak develer üzerinden geçirilmesin. Develerin son taraftakileri üzerinden geçtikçe ön taraftakileri tekrar onun üzerine iade olunur. (Bu) tâ Allah miktarı 50.000 sene olan bir günde kulları arasında hükmedinceye kadar (böyle devam eder.) Sonra ya cennete veya cehenneme (giden) yolu kendisine gösterilir. bir koyun sahibi de yoktur ki onların zekâtını vermesin de kendisi alabildiğine çok koyunların altına düz ve geniş bir yere yatıralarak koyunlar onu tırnakları ile ezmesin; İçlerinde yamuk boynuzlu ve boynuzsuz koyun bulunmamak şartıyla onu boynuzlarıyla süsmesinler. Son tarafta bulunan koyunlar üzerinden geçtikçe ön taraftakiler tekrar onun üzerine İade olunurlar. (Bu) tâ Allah kullarının arasında miktarı sizin senelerinizle 50.000 sene olan bir günde hükmedinceye kadar (böyle devam eder.) Sonra ya cennete veya cehenneme (giden) yolu kendisine gösterilir.» buyurdular. Süheyl: «Sığırı zikretti mi etmedi bilmiyorum.» demiş.) Ashâb: «Atlar ne olacak Yâ Resûlüllah? dediler. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem): «Atların alınlarında kıyâmete kadar hayır vardır. Yahut atların alınlarında kıyâmete kadar hayır düğümlenmiştir. —Süheyl: Öyle mi dedi böyle mi şüphe ediyorum; demiş.— Atlar üç kısımdır. Bir kısmı sâhibine ecir bir kısmı sahibine örtü bir kısmı da sahibine yüktür. ecir olan at: Sahibinin Allah yolunda edindiği ve Allah yoluna hazırladığı attır. Böyle bir atın karnına attığı her şey mukabilinde Allah sahibine bir ecir yazar. Velev ki atı çayırda gütmüş olsun.. At her ne yerse Allah ona mukaabil sahibine bir ecir yazar. At-ı nehirden sularsa karnına attığı her damla mukaabilinde sahibine bir ecir vardır. — Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) atın bevli ile pislikleri mukaabilinde bile ecir olduğunu söyledi ve sözüne devamla: — Bir veya İki tur koşmuş olsa attığı her adım mukaabilinde sahibine ecir yazılır. örtü olan ata gelince: (Bu da): Bir kimsenin sırf cömertlik ve güzellik için edindiği attır. Ama onun sırtında ve karnında gerek darlık gerekse varlık içinde olsun (ödemesi gereken) bir hak olduğunu unutmaz. Sahibine yük olan at ise: Sahibinin sırf böbürlenmek şımarmak ve öğünmek âleme riya için edindiği attır. İşte at kendisine yük olacak olan kimse budur.» buyurdu. Ashâb: Ya eşekler ne olacak yâ Resûlallah?» diye sordular. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)-- «Allah onlar hakkında bana şu bir tek cemiyyetli âyetten başka bir şey indirmedi: "Her kim zerre miktarı bir hayır İşlerse onun mükâfaatını görür zerre miktarı kötülük işleyen de onun (mücâzatını) görür. Sûre-i Zelzele âyet 7 – 8 " buyurdular.