2381-)
Bize bu hadîsi Muhammedü-bnü-l - Müsennâ dahi rivâyet etti. ki): Bize Abdurrahmân b. Mehdi rivâyet etti. ki): Bize Şu-be bu isnâdla rivâyette bulundu. hadîsi Buhârî- «Zekât» ve «Edeb» bahislerinde tahrîc etmiştir. Bazıları «Her Müslümana sadaka vermek vacibdir.» cümlesini «Bit-te-kid müstehabdır.» mânâsına almışlarsa da Ayni «Ala» kelimesinin buna münâfii olduğunu söyliyerek İtirazda bulunmuştur. Zîrâ «Alâ» kelimesi vücûb bildirir. «Hadisin zahiri vücûb ifâde etmektedir. Lâkin Allahü teâlâ hazretleri lütf-u kereminden bunu hafifletmiş gizli yapılan mendûb ibâdetlerle vücudu İskaat etmiştir.» demiştir. diyor ki: «Vücûbun zahiri mânâsı bir kimsenin yiyeceğini kazanmaktan aciz kaldığım ve ölmek üzere bulunduğunu gören Müslümana hamledilebilir. Zira böyle bir Müslü manın o âcize sadaka vererek hayâtını kurtarması farz olur.» hadisde sadaka mutlak olarak zikredilmişse de bundan sonra gelen Ebû Hüreyre hadisinde «Her gün» diye kayıtlanmıştır. kirâm sadakadan atıyye mânâsı anlamış olacaklar ki «Buna gücü yetmiyen ne yapacak?» diye sormuşlar. Resul -i Ekrem (sallallahü aleyhi ve sellem) de sadakadan umûmi bir mânâ kastettiğini; bu mânânın muztar kalan muhtaçla emr-ı bile marufa bile şâmil olduğunu beyân buyurmuştur. Muztar ve mazlum mânâlarına gelir. ki: İslâm dinî hüsnüniyetle yapılan mübâh fiilleri bile ibâdet saymıştır. Kötülük yapmaktan sakınmak dahi bir ibâdettir. Bunun ibâdet olması kötülük yapacağı kimseyi rahat ve emniyette bıraktığı içindir. Bu suretle adetâ o kimseye sadaka vermiş gibi olur. Kötülüğü kendi nefsine yapmak isteyip de sonra vazgeçen kimse kendine sadaka vermiş gibi olur.
Kaynak: Sahîh-i Müslim Zekât
Konu: Her Nevi Îyiliğe Sadaka Adı Verilebileceğinî Beyan Bâbı