2450-)
Bana Abdullah b. Abdirrahmân Ed-Dârimî ile Se-lemetü-bnü Şebîb rivâyet ettiler. Seleme (haddesenâ) ta-birini kullandı. Dârimî ise (Ahberanâ) sîygasıyla rivâyet etti. ki): Bize Mervân yani İbn Muhammed Ed-Dimeşkî haber verdi. ki): Bize Said yani İbn Abdilaziz Rabiatü-bnü Yezîd-den o da Ebû İdrîs-i Havlânî-den o da Ebû Müslim-i Havlâni-den naklen rivâyet etti. Müslim Şöyle dedi bana Emin dostum Avf. Mâlik-i Eşcaî rivâyet etti. Avf benim dostumdur. Benim indimde kendini emîn bir zâttır. ki): Dokuz veya sekiz veya yedi arkadaş Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in yanında idik. (Bize): «Allah-ın Resûlüne bey-at etmez misiniz?» buyurdular. Biz: «Sana bizler (çoktan) bey-at ettik Ya Resûlallah!» dedik. Sonra (yine): «Allah-ın Resûlüne bey-at etmez misiniz?» dedi. Bunun üzerine biz ellerimizi açarak: «Biz sana bey-at ettik Ya Resûlallah! (daha) neye bey-at edeceğiz» diye sorduk. «Allah-a ibâdet edeceğinize ona hiç bir şeyi şerik koşmayacağınıza beş vakit namazı kılacağınıza itaat edeceğinize —ve işitmediğimiz bir kelime söyledikten sonra —başkalarından bir şey istemeyeceğinize bey-at edeceksiniz.» buyurdular. sonraları bu arkadaşlardan bâzılarını gördüm. Birinin kamçısı yere düşse hiç bir kimseden şunu bana veriver diye istemezdi. Müslümanların her işini tedvir için hükümdara selâhiyet vererek niza götürmez bir şekilde ona teslim olmaktır. Bu kelime alış veriş mânâsına gelen «Bey-»-dan alınmıştır. Ashâb-ı kirâm alış verişde olduğu gibi halifeye tabi olduklarına dair söz verirken alış verişe benzeterek onun elinden tutarlardı. Ancak kadınlar Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’e bey-at ederken onun elinden tutmamışlardır. Kadınların müteaddid defalar bey-at ettikleri sabit olmuş fakat hiç birinde Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in elini tuttukları rivâyet edilmemiştir. Ulemâ kadınların tekrar tekrar bey-atlarınm zaman ve hâle göre olduğunu beyân ederler. diyor ki: « Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in gizli söylediği kelime teklife âit olacaktır. Yani gizlice söylediği o kelime meşakkatli ve ifâsı Müslümanlara güç gelecek bir şey hakkındadır. Onun için de açık söylemekten çekinmiştir. Onu beyân için memur da değildir. Zîra;memûr olsa tebliği icâp ederdi. şerif umûmatin delil olduğuna işaret etmektedir. Çünkü: Ashâb-ı kirâm-a dilenmek umûmî şekilde emir buyu-rulmuş onlar da hadîsi bu mânâya alarak başkalarından hiç bir şey hattâ yere düşen kamçılarını bile istemez olmuşlardır. bu hadîs az bile olsa dilenme sayılabilecek her şeyden nezih davranmaya teşvik etmektedir.