Destek Sitesi platformunda Uzman olmak ister misiniz?

Uzman olmak için Şimdi başvurun.

Ayın Yirmidokuz Gün Olması Bâbı

Oluşturulma tarihi: 5.02.2025 19:31    Güncellendi: 5.02.2025 19:31
2579-) Bana bu hadîsi Muhammedü-bnü Abdillâh b. Kuhzâz da rîvâyet etti. ki): Bize Alîyyü-bnü Hasen b. Şakîk ile Selemetü-bnü Süleyman rivâyet ettiler. (Dediler ki): Bize Abdullah yani İbni-Mübârek haber verdi. ki): Bize İsmâîl b. Ebî Hâlid bu isnâdla yukarki iki râvînin hadîsleri mânâsında bir hadîs haber verdi. ki: Bu hadîsi dört sahâbî yani Hazret-i Âişe Câbir Ümmü Seleme ve Sa-d b. Ebi Vakkaas (radıyallahü anhûm) rivâyet etmişlerdir. Seleme (radıyallahü anha) rivâyetini Buhârî «Kitâbu-s-Savm» ile «Kitâbu-n-Nikâh»-da; Nesâî «İşratü-n-Nisâ»da; İbn Mâce «Kitâbu-t-Talâk»-da rivâyet etmişlerdir. (sallallahü aleyhi ve sellem)-in bir ay kadınlarından ayrılması muhtelif lâfızlarla ifâde olunmuştur. Bâbımız rivâyetlerinden de anlaşılacağı vecihle bunların bâzılarında: (sallallahü aleyhi ve sellem) bir ay zevcelerinin yanına girmemeye yeniîn etti.» denilmiş; bâzılarında bunun yerine: ay kadınlarından uzaklaştı »; Buhârî-nin rivâyetinde: «Kadınlarına bir ay îlâ yaptı.» ifâdesi kullanılmıştır. ilâ da bir nev-î yemin olduğuna göre rivâyetler arasında birbirine münâfaat yoktur. ıstılahında îlâ: Bir kimsenin karısına dört ay yahut daha fazla yaklaşmamaya yemîn etmesi mânâsına gelirse de hadisdeki ilâdan murâd bu değil; sâdece yemindir. Zira bir âyet-i kerime şer-an îlâ müddetinin ziyâde ve noksansız dört ay olduğunu beyân etmiştir. (sallallahü aleyhi ve sellem) ise bir ay yaklaşımyacağma yemin etmiştir. Abbâs (radıyallahü anh) «Bir adam karısına bir veya iki yahut üç ay yaklaşmıyacağma yemîn etse îlâ müddetini söylemedikçe bu yemîn îlâ sayılmaz.» demiştir. Tâvûs Saîdü-bnü Cübeyr ve Şa-bî--nin de buna kaail-oldukları rivâyet edilir. Şafiî ile İmâm Ahmed b. Hanbel-e göre dört ay kadına yaklaşmıyacağına yemin ötmek şer-an ilâ sayılmaz. Mutlaka dört aydan fazla bir müddet söylemek îcâb eder. Mâlik dört ay üzerine bir gün ziyâde edilmesini şart koşmuştur. Fakat ilâ âyeti bu zevatın aleyhlerine delildir. hükmü: Müddet içinde kadına yaklaşıldığı taktirde keffâret îcâb etmektir. Basrî-ye göre keffâret lâzım değildir; ilâ sakıt olur. yapan kimse dört ay içinde karısına yaklaşmazsa bir talâk boş olur. Ashâb-ı kirâm-dan İbn Mes-ûd İbn Ömer İbn Abbâs Osman ve Alî (radıyallahü anhüm) hazerâtının kavilleri bu olduğu gibi cumhûr-u Tâbiîn-ın mezhepleri de budur. hakkında fıkıh kitaplarında tafsilat vardır. bütün rivâyetlerinde bir ay-in yirmidokuz günden ibaret olduğu bildirilmektedir. Iyâz diyor ki: «Bütün bu rivâyetlerin mânâsı: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) yirmidokuz günü tamam ettikten sonra döndü demektir. Buna delil: Hadisin bir rivâyetinde: gün geçtikten sonra); diğer rivâyette: sabahında) yani (yirmidolcuzdan sonra gelen gecenin sabahında) Duyurulmuş olmasıdır o sabah ise otuzuncu günün sabahıdır. (Ay yirmidokuzdur.) sözünün mânâsı: bazen yirmidokuz çeker demektir. Nitekim bâzı rivâyetlerde bu şekilde tasrîh buyurulmuştur.» (sallallahü aleyhi ve sellem)’in yemini zevcelerine güvendiği içindi. Müfessirler Sûre-i Tahrim-in tefsirinde bu yeminin sebebini beyân etmişlerdir. Görmek isteyenler oraya bakabilirler.

Kaynak: Sahîh-i Müslim Oruç
Konu: Ayın Yirmidokuz Gün Olması Bâbı