3081-)
Bana Muhammed b. Hatim rivâyet etti. ki): Bize Yahya b. Saîd İbn Cüreyc-den rivâyet etti. ki): Bana Hasen b. Müslim Tâvûs-dan o da İbn Abbâs-dan naklen rivâyet etti. İbn Abbâs-a da Muâviyetü-bnü Ebî Süfyân haber vermiş. ki: «Ben Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)-in saçım Merve-dey-ken makasla kısalttım. Yahut Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) Mer-ve-deyken saçının makasla kısaltıldığını gördüm.» hadîsi Buhârî «Hacc» bahsinde tahrîc etmiştir. diyor ki: «Bu hadîs Hazret-i Muâviye-nin Ci-râne ömresindeyken Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in saçını kısalttığına hamledilmiştir. Çünkü Veda haccında Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) hacc-ı kırana niyet etmişti. Bu haccda Mina-da traş olduğu ve saçlarını Ebû Tâlha-nın halka dağıttığı sabit olmuştur. Muâviye-nin onun saçını kısaltması veda haccına hamledilemez. Bunu hicretin 7. senesinde yapılan ömre-i kazaya hamletmek dahi doğru değildir. Çünkü Muâviye o gün henüz müslüman olmamıştı. O hicretin 8. yılında Mekke-nin fethedildiği gün müslüman olmuştur. Meşhur olan kavil budur. hâdiseyi veda haccına hamledenlerin kavli doğru değildir fahiş bir hatâdır.» «İhtimâl Hazret-i Muâviye Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in saçım Ci-râne ömresinde kısaltmış da sonra unutmuş ve Haccetü-l-Vedâ-da olduğunu zannetmiştir.» demişlerdir. göre de hadîsin buradaki cümlesinde hazf bulunmak ihtimâli vardır. taktiri şudur: «Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in emrinden dolayı ben kendi saçımı kısalttım.» bu ihtimâl vârid değildir. Çünkü İmâm Ahmed-in rivâyetinde Hazret-i Muâviye-nin: «Ben Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in saçını Merve-de iken kısalttım.» dediği tasrîh olunmaktadır. Hazm bu saç kısaltma işinin bayram günü Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) traş olduktan sonra ötede beride kalan bâzı kılları kesmekten ibaret olması ihtimâli üzerinde durmuş fakat bu ihtimâl dahi kabule şayan görülmemiştir. Çünkü berber Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in başında sonradan makasla kesmeyi îcâb edecek saç bırakmamıştır. Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’in saçları teberrüken ashâb arasında birer ikişer taksim edildiği için saçının gelişi güzel traş edilmesine ihtimâl yoktur. Bâzılarına göre genişliği olmayan uzun ok demiridir. takımları: İçinde geniş ok bulunan yay demek olduğunu Bazıları da makam olduğunu söylemişlerdir. yakışan mânâ: Makas olmasıdır.