Destek Sitesi platformunda Uzman olmak ister misiniz?

Uzman olmak için Şimdi başvurun.

Hacı Olanla Olmayanın Kabeye Girip İçinde Namaz Kılmasının Ve Kabenin Her Tarafında Dua Etmasinin Müstehab Oluşu Bâbı

Oluşturulma tarihi: 5.02.2025 19:31    Güncellendi: 5.02.2025 19:31
3302-) Bize Şeybân b. îferrûh rivâyet etti. ki): Bize Hemmâm rivâyet etti. ki): Bize Atâ- İbn Abbâs-dan naklen rivâyet etti ki: Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) Kabe-ye girmiş. Kabe-nin içinde altı direk varmış. Bir direğin yanında durarak duâ etmiş fakat namaz kılmamış. hadîsi Buhârî ve Nesâ: hacc bahsinde tahric etmişlerdir. şerif Buhârî-de mürsel olarak rivâyet edilmiştir. Hazret-i Bilâl rivâyetinde Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’in Kâbe-de namaz kıldığı; Üsâme (radıyallahü anh) rivâyetinde ise namaz kıi-mayıp sadece her tarafında duâ ettiği görülmektedir. Bu bâbda Nevevî şunları söylüyor: «Hadîs ulemâsı Bilâl rivâyetiyle amel hususunda ittifak etmişlerdir. Çünkü bu rivâyet bir hüküm ispat etmektedir. Aynı zamanda bunda ilim ziyâdeliği vardır. Binâenaleyh onu tercih etmek gerekir. Namazdan murâd ma-lûm ve mâhûd olan rükû-lu sücûdlu namazdır. Bundan dolayıdır ki Hazret-i İbn Ömer: Ona Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)-in kaç rekât namaz kıldığını sormayı unutmuşum demiştir. Hazret-i Üsâme-nin (namaz kılmadı) demesine gelince bunun sebebi şudur: Kabe-ye girip kapıyı kapadıkları vakit her biri duâ ile meşgul olmuş. Üsâme (radıyallahü anh) Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)-i Beyt-i Şerifin bir tarafında duâ ederken görmüş; sonra kendisi de Beyt-in başka bir tarafında duâ etmiştir. Hazret-i Bilâl Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)-e yakın bulunduğu için onun namaz kıldığını görmüş Üsâme (radıyallahü anh) uzakta bulunduğu ve meşguliyeti sebebiyle bunu görememiştir. Zâten Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in bu namazı hafif idi. Binâenaleyh Hazret-i Üsâme-nin zannıyla amel ederek namaz kılmadı demesi caizdir. Fakat Bilâl (radıyallahü anh) hakîkaten namaz kıldığını görmüş ve haber vermiştir.» Nevevî-nin beyânına göre Kabe-nin içinde bir duvarına yahut kapalı olan kapısına karşı dönerek namaz kumanın caiz olup olmayacağında ulemâ ihtilâf etmişlerdir. îmam-ı A-zam. Sev-rî İmâm Şafiî İmâm Ahmed ve cumhûr-u ulemâya göre Kâ-be-nin içinde farz ve nafile namaz kılmak caizdir. İmâm Mâlik nafile namazın mutlak surette caiz olacağına fakat namazlarla vitr sabah namazının iki rekât sünneti ve İki rekât tavaf namazı küınamıyacağma kaail olmuştur. b. Cerîr Mâlik îler-den Esbağ ve Zâhiriler-den Bazıları Kâ-be-nin içinde farz veya nafile hiç bir namazın kılmamıyacağını söylemişlerdir. Kâdî Iyâz bu kavli Hazret-i İbn Abbâs-tan da rivâyet etmiştir. delili Hazret-i Bilâl hadîsidir. Nafile namaz sahih olunca farz da sahihtir. b. Talha (radıyallahü anh) Kâbe-i Muazzana-nin mütevellisi idi. Onu açıp kapamak ve hizmetinde bulunmak kendisine aitti. Hudeybiyye musâlâhasında Halid b. Velîd ve Amr b. Âs (radıyallahü anh) ile birlikte müslüman olmuş; Mekke-nin fethinde hazır bulunmuş Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) Kabe-nin anahtarını onunla birlikte Şeybetü-bnu Osman b. Ebî Talha-ya teslim ederek: Talha oğulları! Bunu sizde kalmak üzere alın. Onu sizden hiç kimse alamaz meğer ki zâlim ola» buyurmuştu. Hazret-i Osman bilâhara Medîne-ye gitmiş Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in vefatına kadar orada kaldıktan sonra tekrar Mekke-ye dönmüş ve kendi vefatına kadar orada kalmıştır. Vefatı kırkiki târihine rastlar. (sallallahü aleyhi ve sellem)-in Kâ-be-ye girdikten sonra kapısını kapaması halk başına üşüşüp de huzû- ve huşûuna mâni olmasınlar diyedir. Bu hâdise Mekke-nin fethedildiği gün olmuştur. diyor ki; «İbn Ömer rivâyetinin zahirine bakılırsa kendisi Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in nerede namaz kıldığını Bilâl Üsâme ve Osman (radıyallahü anh) hazerâtı-nm hepsine sormuştur. Fakat Kâdî Iyâz hadîs ulemâsının bu rivâyeti çürüttüklerini Dârekutnî-nin: "İbn Avn burada vehm etmiştir. Başkaları ona muhalefetle bu hadîsi yalnız Bilâl-e is-nad etmişlerdir" dediğini söylemektedir.» Gerçi İbn Avn-in rivâyetini te-yîd eden nakiller de varsa da meşhur olan rivâyet Hazret-i Bilâl’in bu hadîsi münferiden nakletmiş olmasıdır: (sallallahü aleyhi ve sellem)-in: «İşte kıble budur» sözü üzerine Hattâbî şunları söylemiştir: Bunun mânâsı kıble meselesi bu beyte karşı dönmek hususunda istikrar kesbetmiştir. Binâenaleyh bugünden sonra neshedilemez. Artık ebediyyen siz ona doğru namaz kılın demektir. Mamafih ashabına İmâmın nereye durmasının sünnet olduğunu anlatmak istemiş olsa da bir ihtimâldir. îmam Kabe-nin köşelerine ve etrafına değil doğrudan doğruya cephesine karşı duracaktır. Namaz her tarafında caiz olmakla beraber sünnet olan vecih budur.» burada üçüncü bir mânâ ihtimâlinden bahsetmiştir. Ona göre hadîsin mânâsı «Kıble bütün harem yahut Mekke veya Kabe’nin etrafındaki mescid değil bizzat Kâ-be-dir demektir.» Hadîs-i şerîf gündüz nafileleri ikişer rekât kılınır diyenlerin delilidir. İmâm Şafiî ile Mâlik ve Ahmed b. Hanbel-e göre gece ve gündüz nafilelerini ikişer rek-ât kılmak efdaldır. Hanefîlerden İmâm Ebû Yûsuf-la Muhammed-e göre gece nafilelerini ikişer rekât kılmak İmam-ı A-zam-a göre ise gece ve gündüz nafilelerini dörder rekât kılmak efdaldır. Hazret-i İmâmı Pîfe bâbdaki delili İbn Abbâs (radıyallahü anh) hadîsidir. Mezkûr hadîsde: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) dört rekât nafile namaz kılardı ki bu rekâtların güzelliğini ve uzunluğunu sorma» denilmektedir. Şerîf Kabe-nin içinde farz veya nafile hiç bir namaz kılınmaz diyenlerin aleyhine delildir.

Kaynak: Sahîh-i Müslim Hacc
Konu: Hacı Olanla Olmayanın Kabeye Girip İçinde Namaz Kılmasının Ve Kabenin Her Tarafında Dua Etmasinin Müstehab Oluşu Bâbı