Medinenin Fazileti Onun Hakkında Peygamber Sallallahü Aleyhi Ve Sellem’in Bereket Duası Medine İle Oranın Avının Ağacının Haram Kılındığını Ve Hareminin Hududunu Beyan Bâbı
3388-)
Bize bu hadîsi Saîd b. Mansur ile Kuteybetu-bnu Saîd de rivâyet ettiler. (Dediler ki): Bize Ya-kûb yani İbn Abdirrahmân El-Kaari Amr b- Ebî Amr-dan o da Enes b. Mâlik-den o da Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’den naklen yukarki hadîsin mislini rivâyet etti. Şu kadar var ki o: «Ben Medine-nin iki taşlığı arasını haram kılıyorum» şeklinde söyledi. hadîsi Buhârî «Büyü-» «Etime» «Cihâd» «Megâzî» ve «Deavât» bahislerinde tahrîc etmiştir. Onun rivâyetinde hadîs biraz daha uzundur. Ebû Talha Hazret-i Enes-in validesinin kocası yani üvey babasıdır. rivâyetinden anlaşıldığına göre hadîs-i şerîf Hayber vak-asından dönerken vârid olmuştur Resûlüllah-ın terkisinde Hayber-den aldığı Safiyye binti Huyeyy de bulunuyormuş. Fahr-i Kâinat (sallallahü aleyhi ve sellem) Efendimiz onu bir aba ile veya bir çarşafla örterek arkasına almış Sahbâ- denilen yere geldikleri vakit hays yemeği yaptırarak bir takım zevatı davet etmiş ve kendilerine ziyafet vermiş. Orada zifafa girmiş. Hazret-i Safiyye (radıyallahü anh) Ümmühât-ı mü-rninindendir. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) onu Hicret-in yedinci yılında Hayber-den esir alarak almış sonra âzâd ederek kendisiyle evlenmiştir. Hayber-le Medine arasında bulunan bir yerdir. beyânına göre Uhud dağının Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)-i sevmesi hakikattir. Allahü teâlâ onda bir temyiz halketmîş bu suretle Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)-i sevmiştir. Bunun emsali çoktur. Nitekim Teâlâ hazretleri Allah korkusundan bâzı taşların yükseklerden yuvarlandığını beyân buyurmuştur. Kuru hurma kütüğü inim inim inlemiş; ufak taşlar teşbihte bulunmuş; taş Hazret-i Mûsa-nra elbisesini kaçırmıştır. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) bir hadîsinde: Mekke-de öyle bir taş bilirim ki bana selâm verird:» buyurmuş ayrı yerlerde bulunan iki ağacı çağırdığı vakit ağaçlar derhal bir yere gelmiş; Hira dağı sarsıldığı vakit ona: «Dur» emrini vermiş. Sarsıntı derhal kesilmişti. Teâlâ hazretleri: bir şey yoktur ki Allah-ın hamdine bürünerek tesbihte bulunmasın. Lâkin siz onların tesbihini anlamazsınız." Âyet-i Kerîme buyurmuştur. Bu âyetin mânâsı hakkındaki sahîh kavle göre her şey hâline göre hakîkaten tesbîh eder. Ancak biz eşyanın teşbihlerini anlamayız. Ehl-i Tahkik ulemâ hadîsdeki sevgiyi de hakikat mânâsına almışlardır. cümleden muzaaf hazfedilerek onun yerine muzâfunileyhin bırakıldığını söylemişlerdir. Bu takdirde hadîsin mânâsı «Uhudlular bizi sever» demek olur.
Kaynak: Sahîh-i Müslim Hacc
Konu: Medinenin Fazileti Onun Hakkında Peygamber Sallallahü Aleyhi Ve Sellem’in Bereket Duası Medine İle Oranın Avının Ağacının Haram Kılındığını Ve Hareminin Hududunu Beyan Bâbı