4139-)
Bize Kuteybe b. Saîd rivâyet etti. ki): Bize Leys rivâyet etti. H. Muhammed b. Rumh da rivâyet etti. ki): Bize Leys Nâfi’den naklen haber verdi ki İbn Ömer-e Benî Leys (kabilesin)’den bir zât Ebû Saîd-i Hudrî-nin bunu Kuteybe-nin rivâyetinden naklederdiğini söylemiş. Bunun üzerine Abdullah (İbn Ömer) beraberinde Nâfi- olduğu hâlde (Ebû Saîd-e) gitmiş. İbn Rumh hadîsinde (şöyle denilmektedir): Nâfi- dedi ki: Bunun. üzerine Abdullah yanında ben ve Leysî olduğumuz halde Ebû Saîdi Hudrî-ye giderek yanına girdi; ve: Bana şu zâtın haber verdiğine göre sen Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’m misli misline olmadıkça gümüşü gümüşle ve misli misline olmadıkça altını altınla satmaktan nehî buyurduğunu haber veri yormuşsun! dedi. Saîd iki parmağı ile gözlerine ve kulaklarına işaret ederek: Şu iki gözüm görmüş ve kulaklarım Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)-i: altınla satmayın; gümüşü de gümüşle satmayın! Ancak misli misline olursa o başka! Birini diğerinden ziyâde yapmayın! Bunlardan mevcut olmayanı mevcut olanla satmayın! Ancak peşin olarak satın!» buyururken işitmiştir; dedi.