4880-)
Bize Ebû Bekir b. Ebî Şeybe ile Abdullah b. Berrâd El-Eş-ârî rivâyet ettiler. (Dediler ki): Bize Abdullah b. İdrîs Hasen b. Furât-dan o da babasından bu hadîsin mislini rivâyet etti. hadîsi Buhârî «Kitâbü-l-Enbiyâ» da; İbn Mâce «Cihâd» bahsinde tahrîc etmişlerdir. Hadîs-i şerif istikbâle âid vukuatı haber veren bir mu-cizedir. Mânası şudur: halîfeye bey-at edildikten sonra ikinci bir halîfeye de bey-at olunursa birinciye yapılan bey-at sahihtir. Ona verilen sözde durmak icab eder. İkinciye yapılan bey-at bâtıldır. Ona verilen sözü tutmak haram olduğu gibi o şahsın hilâfeti istemesi de haramdır. Bu hususta ikinci halîfeye rey verenlerin birincinin halîfe seçildiğini bilip bilmemeleri İle seçilen halîfelerin ikisine de bir şehirden veya ayrı ayrı yerlerden olmaları hükmü değiştirmez. «Bizim ulemamızla cumhûru ulemanın mezhepleri budur; doğrusu da budur!» diyor. Bâzılar: «Eski halîfenin hemşehrisi olan zât halîfe olur.» demiş; bir takımları da halifelik isteyen iki zâtın kur-a çekileceğim söylemîşlerse de Nevevî bu iki kavlin fâsid olduğunu bildirdikten sonra şunları söylemiştir: «İslâm diyarı genişlesin genişlemesin bir asırda iki halîfeye bey-at caiz olmayacağına ulemâ ittifak etmişlerdir...» şerif ölen bir kimse için «helâk oldu» demenin caiz olduğuna da delâlet etmektedir. Bu hususta Kur-ân ve sünnette bir çok misâller vardır.
Kaynak: Sahîh-i Müslim Emirlik
Konu: Halifelerin Beyatına Sıralarına Göre Riayetin Vacib Olması Bâbı