Destek Sitesi platformunda Uzman olmak ister misiniz?

Uzman olmak için Şimdi başvurun.

Ebû Bekri Sıddıki Radıyallahü Anh’in Faziletlerinden Bir Bab

Oluşturulma tarihi: 5.02.2025 19:31    Güncellendi: 5.02.2025 19:31
6327-) Bize Ebû Bekr b. Ebî Şeybe rivâyet etti. ki): Bize Ebû Muâviye ile Veki- rivâyet ettiler. H. İshâk b. İbrahim de rivâyet etti. ki): Bize Cerir haber verdi. H. İbn Ebî Ömer dahi rivâyet etti. ki): Bize Süfyân rivâyet etti. Bu râvilerden hepsi A-meş-den rivâyet etmişlerdir. H. Muhammed b. Abdillah ve. Nümeyr ile Ebû Saîd El-Eşecc de rivâyet ettiler. Lâfız her ikisinindir. (Dediler ki): Bize Veki- rivâyet etti. ki): Bize A-meş Abdullah b. Mürra-dan o da Ebû-l-Ahvâs-dan o da Abdullah-dan naklen rivâyet etti. (Şöyle dedi): Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem); edin ben her dostun dostluğundan beraet ediyorum. Ben dost ittihaz edecek olsaydım mutlaka Ebû Bekr-i dost ittihaz ederdim. Muhakkak sahibiniz Halilullah-dır.» buyurdular. Saîd rivâyetini Buhârî «Menâkıbu-l-Ensar» bahsinde tahric etmiştir. Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) Ashabının ne derece mütenebbih olup anlayacaklarını denemek için ismini söylemeyerek: kul ki Allah kendisini dünya nimetleri vermekle kendi nezdinde-kiler arasında muhayyer bırakmıştır.» demiş ve bununla Allah-ın kendisini yaşamakla ölmek arasında muhayyer bıraktığını kendisinin de ölümü tercih ettiğini anlatmak istemiştir. Bu mânâyı Hazret-i Ebû Bekr derhal anlayarak ağlamaya başlamış ve ağlaması dineceği yerde gittikçe artmıştır. Sana babalarımızı annelerimizi feda ettik demesi Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in vefatının yakın olduğunu anladığı içindir. Sair ashâb-ı kirâm Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’in maksadını anlayamamış; Ebû Bekr-in bu sözüne ve ağlamasına şaşmışlardır. Bu husûsda Buhârî-nin rivâyetinde şöyle denilmektedir: «Biz Ebû Bekr-e şaştık cemâat birbirlerine: Şu Şeybe bakın! Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) Allah-ın kendisine dünya nimetleri vermesiyle kendi nez-dindekiler arasında muhayyer bıraktığı bir kulu haber veriyor o ise: Sana babalarımızı annelerimizi feda ettik diyor! dediler.» Filhakika muhayyer bırakılan kulun Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) olduğunu Hazret-i Ebû Bekr herkesten önce anlamıştı. Durmadan ağlaması bundandı. yakın dost demektir. Kâdî Iyâz’ın beyânına göre hailenin aslı hücet fakirlik ve inkıta- mânâsına gelir. Halilullah-ın mânâsı başka şeylerden alâkasını kesip kendini Allah-a veren demektir. Bazıları hacetim yalnız Allah-dan bekleyen mânâsına geldiğini söylemişlerdir. Bu kelime: «Hılle» ve «Hülle» şekillerinde de okunmuştur. Bazıları bunun ihtisas mânâsına geldiğini diğerleri safisini süzmek olduğunu söylemişlerdir. Bu kelime esasen muhabbet ve sevgi manasınadır. Halil sevdiğinden başkasına kalbinde yer kalmayan sevgili manâsına gelir diyenler de vardır. Bazı hadîslerde Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem): «Ben Allah-ın habibiyim...» buyurmuştur. Habib de sevgili demektir. Bundan dolayı kelâm ulemâsı habibin mi yoksa halilin mi daha yüksek bir sevgi ifâde ettiği hususunda ihtilâfa düşmüşlerdir. Bazıları bu iki kelimenin aynı mânâya geldiğini söylemiş; bir takımları habibin daha yüksek bir mânâ taşıdığını diğerleri halilin ondan daha yüksek mânâ ifade ettiğini söylemişlerdir. Demişlerdir ki: «Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem): sîzin sahibiniz Halilullah-dır.» sözüyle kendisini kasdetmiştir. Yani: Ben ancak Allah-ın haliliyim demek istemiştir. Şu halde Halil Habibden daha yakın sevgili mânâsına gelir. Çünkü bu hadîste Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) kullardan hiç bir kimseyi halil ittihaz etmediğini bildirmektedir. Halbuki habiblik sıfatı yalnız Allah-a tahsis ettiği muhabbete mahsus değildir. Onun Hazret-i Hatice-ye Âişe-ye Ebû Bekr-e Üsâme-ye onun babası Zeyd-e Hazret-i Fâtıma-ya oğulları Hasan ile Hüseyin-e ve diğer zevata karşı muhabbeti vardı.» Maamafih mânâ itibariyle habibin halilden daha yüksek olduğunu söyleyenlerin sayısı daha fazladır. kulunu sevmesinden maksad kendisine ibâdet ve tâat hususunda imkân vermesi hidâyet ve rahmet buyurması nice eltafma muvaffak kılmasıdır. Kâdî Iyâz diyor ki: «Bu muhabbetin başlangıcıdır. Nihayeti ise kulun kalbinden perdeyi açmasıdır. Tâ ki kul onu basireti ile görmeye başlar. Nitekim sahîh hadîste: kulumu seversem artık kendisiyle gördüğü gözü ben olurum... ilâh.» buyurulmustur.» Ebû Hüreyre gibi bazı Ashâb-ı kirâm Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) hakkında «Halilim» tâbirini kullanmışlardır. Fakat bu tâbir inkıta mânâsında kullanıldığı için buradaki mânâya muhalif değildir. Sahâbinin her şeyden alâkasını keserek kendini Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)-e adaması güzel bir şeydir. Halil kelimesinden maksadı da budur.

Kaynak: Sahîh-i Müslim Sahabe-nin Faziletleri
Konu: Ebû Bekri Sıddıki Radıyallahü Anh’in Faziletlerinden Bir Bab