Destek Sitesi platformunda Uzman olmak ister misiniz?

Uzman olmak için Şimdi başvurun.

Ebü Mûsal-eşari İle Ebü Âmiri Eşari Radıyallahü Anhüma’in Faziletlerinden Bir Bab

Oluşturulma tarihi: 5.02.2025 19:31    Güncellendi: 5.02.2025 19:31
6562-) Bize Abdullah b. Berrâd Ebû Amir El-Eş-arî ile Ebû Küreyh Muhammed b. Alâ- rivâyet ettiler. Lâfız Ebû Âmir-indir. (Dediler İÜ): Bize Ebû Üsâme Büreyd-den o da Ebû Bürde-den o da babasından naklen rivâyet etti. (Şöyle dedi): Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) Huneyn-den ayrılınca Ebû Âmir-i Evtâs-a gidecek ordu üzerine kumandan gönderdi. O da Düreyd b. Sımme-ye rastladı. Düreyd öldürüldü. Arkadaşlarını da Allah hezimete uğrattı. Ebû Mûsâ ki: Beni de Ebû Âmir ile gönderdi. Ebû Âmir dizinden yaralandı. Onu Benî Cüşem kabilesinden tir adam okla yaraladı. Ve dizine isabet ettirerek çökertti. Ben kendisine vararak: Amca seni kim vurdu? diye sordum. Ebû Âmir Ebû Mûsa-ya işaret ederek (katili gösterdi). Benim katilim işte budur. Görüyor musun? Beni işte bu vurdu! dedi. Ebû Mûsâ: Ben de kendisine kasdettim. Bilerek üzerine yürüdüm ve ona yetiştim. Beni görünce dönerek gitmek istedi. Peşine düştüm. Ve ona: Utanmıyor musun? Sen Arab değil misin? Yerinde dursana! demeye taşladım. Gitmekten vaz geçti. İkimiz karşılaştık. Ben ve o iki kıhç darbesiyle birbirimize girdik. Kendisine bir kılıç vurarak öldürdüm. Sonra Ebû Âmir-e dönerek: Allah seninkini tepeledi dedim. O halde şu oku çıkar! dedi. Oku çıkardım. Yerinden su yükseldi. Bunun Üzerine: Ey kardeşim oğlu! Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)-e git benden kendisine selâm söyle ve de ki: Ebû Âmir sana benim için istiğfar eyle diyor. Mûsa ki: Ebû Âmir beni halka emîr tâyin etti. Biraz yaşadı sonra öldü. Ben Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)-e döndüğümde yanına girdim. Kendisi bir odada hurma dalından dokunmuş bir yatak Üzerinde idi. Yatağı üzerinde bir döşek vardı. Yatağın örgüleri Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)-in sırtında ve yanlarında iz bırakmıştı. Kendi maceramızla Ebû Âmir-in başına geleni ona haber verdim. Ve dedim ki: Ebû Âmir: «Söyle ona benim için istiğfar buyursun!» dedi. Bunun üzerine Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) su istedi. Ve ondan abdest aldı. Sonra ellerini kaldırdı. Ve: Ebû Âmir Ubeyd-e mağfiret buyur!» diye duâ etti. Hattâ koltuklarının beyazını gördüm. Sonra: Onu kıyâmet gününde halkımdan yahut insanlardan çoğuna üstün kıl!» diye duâ etti. Ben: Ya Resûlallah! Bana da istiğfar eyle! dedim. Bunun üzerine Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem): Abdullah b. Kays-e günâhını bağışla! Onu kıyâmet gününde makbul bir yere koy!» diye duâ buyurdu. Bürde: «Bu dualardan bîri Ebû Âmir-e diğeri Ebû Mûsa-yadır.» demiş. hadîsi Buhârî «Kifâbu-l-Meğâzî»-de ve bâzı yerlerini «Ci-hâd» ile «Deavât» bahislerinde tahric etmiştir. Âmir-in ismi Tjbeyd b. Süleym olup Hazret-i Ebû Mûsâ-nın amcasıdır. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) Hazret-i Ebû Âmir-i kumandan tayin ederek Hevâzin kabilesi üzerine göndermişti. Hevâzinliler hezimete uğradıktan sonra bazıları Evtas-da toplanmışlardı Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) onların tamamiyle işini bitirmek istiyordu. meşhur bir şâirdir. Öldürüldüğü zaman yüzyirmi yaşında olduğu söylenir. Kendisini kim öldürdüğü ihtilaflıdır. İbn İshâk-a göre Rabîa b. Rufey-; Bezzâr’ın rivâyetine göre ise Zübeyr b. Avvâm (radıyallahü anh-) öldürmüştür. Yine İbn İshâk-a göre Hazret-i Ebû Âmir-i vuran Düreyd-in oğlu Seleme-dir. İbn Hişâm ise: itimâd ettiğim bir zât rivâyet etti ki Ebû Âmir-i Cüşem kabilesinden Evfâ b. Haris ve Ala- b. Haris nâmlarında iki kardeş vurmuşlardır. Onları da Ebû Mûse’l-Eş-arî öldürmüştür.» demektedir. Bu hadîsde Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)-in şeriri üzerinde bir döşek bulunduğu bildiriliyorsa da şeyh Ebû-l-Hasan bunu kabul etmemiş: «Doğrusu şeririn üzerinde döşek yoktu şeklinde olacaktır. İbareden nefîy edatı düşmüştür.» demiştir. Filhakika Hazret-i Ömer-in bir rivâyetinde: «Şerirle Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in arasında yatak yoktu. Örgüler iki yanında eser bırakmıştı.» denilmiştir. şerif duanın ve duada el kaldırmanın müstehab olduğuna delildir. Gerçi Hazret-i Enes-den rivâyet edilen bir hadîsde: «Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) üç yerden taşka ellerini kaldırmamışdir.» de-nilmişse de. o hadîs Hazret-i Enes-in şâir yerlerde el kaldırdığını görmediğine hamledilmiştir. Yoksa Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’in otuzdan fazla yerde el kaldırarak duâ ettiği sabit olmuştur. hadîs Ebû Âmir ile Ebû Mûsa-nın faziletlerine de delildir. Hazret-i Ebû Mûsâ-l - Eş-arî-nin ismi Abdullah b. Kays-dır.

Kaynak: Sahîh-i Müslim Sahabe-nin Faziletleri
Konu: Ebü Mûsal-eşari İle Ebü Âmiri Eşari Radıyallahü Anhüma’in Faziletlerinden Bir Bab