7465-)
Bize Şeyban b. Ferrûh da rivâyet etti. ki): Bize Süleyman (yani; İbn Muğîra) rivâyet etti. ki): Bize Humeyd (yani; İbn Hilâl) Ebû Katâde-den o da Üseyr b. Câbir-den naklen rivâyet etti. (Şöyle dedi): Abdullah b. Mes-ud-un evinde idim. Ev doluydu. Derken Kû-fe-de kızıl bir rüzgâr esti... râvî İbn Uleyye hadîsi gibi rivâyet etmiştir. hadîsten maksad şudur: Harb tehlikesi olduğunu sezen bir adam Hazret-i Abdullah b. Mes-ud-a gelerek kıyâmet kopuyor demiş. O da: Bu bir şey değil asıl kıyâmet Şamlılarla Romalılar arasında vuku bulacak dehşetli muharebede kopacaktır demiştir. Yani; öyle bir harb olacak ki kalan mirası taksim edecek mirasçı bulunmayacak alınan ganimete sevinecek kimse kalmayacaktır. Bu harbde müslümanlar Ölüm var dönüm yok diyen en yiğit askerlerinden fırkalar teşkil ederek düşmanın üzerine sevkedecekler fakat bu fırkalar eriyip bitecek üç defa yenisini gönderdikleri halde yine bir netice elde edemeyeceklerdir. Nihayet ehl-i İslâm-ın kalan gazilerine Teâlâ Hazretleri zafer nasib edecek misli görülmedik bir harb yaparak düşmanı kıracaklar harbi kazanacaklardır. Bu harb o kadar şiddetli olacak ki çarpışan küffarın yanından kuşlar geçse az sonra bunların yere serilmiş olduklarını göreceklerdir. Bir babanın yüz oğlu olsa bu harbde yalnız biri sağ kalacaktır. Yani; harbden kurtulanlar yüzde bir nisbetinde olacaklardır. İşte Hazret-i İbn Mes-ud-un miras taksim edilmez olmadıkça ganimetle ferahlanma bulunmadıkça sözlerinden muradı bu neticedir. İki taraftan o kadar insan kırılacak ki mirasa konacak mirasçı kalmayacak alınan ganimeti taksim edecek gâzî kalmayacaktır. Bu yetmemiş gibi üstelik Deccal’ın çıktığı haberi gelecek bunun üzerine gaziler aldıklarını bırakarak onun karşısına yürüyeceklerdir. sarihlerinden Übbî diyor ki: «Harbeden Öncü fırka bitecektir sözüne bir bak! Bunun mânâsı hakikaten yok olacaktır demekse bundan sonraki iki taraf da galib gelmeden dönecektir cümlesiyle bunun arası nasıl bulunur? Meğer ki bu sözden o fırkanın mensub olduğu ordu kastedilmiş olsun! Zîra bir fırkanın bitmesinden bütün ordunun mağlûb olması lâzım gelmez. Yani; iki tarafın fırkaları bitecek fakat orduları kalacaktır.» «debre» kelimesi «dâire» şeklinde de rivâyet edilmiştir. Debre zafer ve nusret mânâlarına gelir. Bu kelime hezimet mânâsına da kullanılır. Dâire de aşağı yukarı zafer manasınadır.
Kaynak: Sahîh-i Müslim Fitneler Ve Kıyâmet...
Konu: Deccal Çıktığı Vakit Romalıların Birçok Maktuller İçinde Gelmesi Bâbı