7471-)
İbn Müsennâ dedi ki: Bize Ebû-n-Nu-man Hakem b. Abdillah rivâyet etti. ki): Bize Şu-be Abdü’l-Aziz b. Rufey-den o da Ebût--Tufeyl-den o da Ebû Serîha-dan naklen bu hadîsin mislini rivâyet etti. «Onuncusu İsâ b. Meryem-in inmesidir...» dedi. Bu hadîsi Abdü’l-Aziz ref etmemiştir demiş. hadîs hakkında Darekutnî İmâm Müslim-e itiraz etmiş ve: «Fırat-tan başkası sahîh bir yolla onun Ebû-t-Tufe-den merfu- olarak rivâyet etmemiştir. Abdû’l-Aziz b. Rufey- ile Abdû-l-Melik b. Meysere onu mevkuf olarak rivâyet etmişlerdir.» demiştir. Rufey- rivâyetini Müslim de mevkuf olarak tahric etmiştir. Fakat bu mevkufiyyet hadîse dokunmaz çünkü Abdu-l-Aziz b. Rufey- mevsuk bir hafızdır. Onun mu-temed bir râvî! olduğuna hadîs İmâmları ittifak etmişlerdir. Mevsuk râvînin ziyâdesi ise makbuldür. Hadîs-i şerîf dumanın kıyâmete yakın zuhur ederek kâfirlerin canlarını alacağım mü-minleri ise nezleye tutulmuş gibi yapacağım söyleyen zatın kavlini te-yid etmektedir. Mes-ele Bed-ül-Halk bahsinde geçmiş İbnû Mes-ud hazretleri bunu kabul etmeyerek: «Bu dumandan murad; kıtlık zamanında açlıktan Kureyş-in gökyüzünde duman varmış gibi görmelerinden ibarettir.» demişti. Ulemâdan bir cemâat İbnû Mes-ud (radıyallahü anh)’ın kavlini tercih etmiş; Hazret-i Huzeyfe ile İbn Ömer ve Hasan-ı Basrî ikinci kavle zâhib olmuşlardır. Hazret-i Huzeyfe bu kavli Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’den rivâyet etmiş dumanm yeryüzünde kırk gün kalacağını söylemiştir. Dumanın iki defa görünmesi de ihtimal dahilindedir iki rivâyetin arası bu suretle bulunmuş olur. çıkacağı Kur-ân-ı Kerîm-de haber verilmiştir. Müfessirler bunun Safa dağından çıkacak büyük bir hayvan olduğunu söylemişlerdir. Bazıları dâbbetü’l-arzın biri Mehdi diğeri Hazret-i İsâ zamanında üçüncüsü de güneş batıdan doğduktan sonra olmak üzere üç defa çıkacağını söylemişlerdir. Hazret-i Abdullah b. Amr-dan bir rivâyete göre dâbbetü’l-arz Deccal hadîsinde zikri geçen cessasedir. Yemen-de meşhur bir şehirdir. Marûdi-nin beyânına göre Aden Udûn-dan alınmıştır. Udun bir yerde ikâmet etmektir. Yemen hükümdarı Tübba- suçluları bu şehirde hapsettiği için ona bu isim verilmiştir. Yemen-den çıkan ateş insanları haşredecektir. Bundan sonra görülecek hadîsde Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) toprağından Büsra-daki develerin boyunlarını aydınlatacak bir ateş çıkmadıkça kıyâmet kopmayacaicter.» buyurmuştur. Kâdî Iyâz insanları bir yere toplayarak ateşin bu olduğunu söylemiş: insanları toplamak için bunlar ayrı ayrı iki ateştir. Yahut ilk çıkışı Yemen-den olacak kuvveti ve zuhuru Hicâz-da müşahede edilecektir.» demişse de Nevevî bunu kabul etmemiş: «Hadîsde Hicaz ateşinin haşre müteâllik olduğu bildirilmemiştir. O başlı başına bir kıyâmet alâmetidir. Zamanımızda altıyüzelli dört tarihinde Medine-de bir ateş çıkmıştır. Bu ateş pek büyük olup Medine-nin doğusundaki taşlığın arkasından zuhur etmiştir. Onun hakkında bütün Şam-da ve şâir beldelerde tevâturen ilim sabit olmuştur. Bana da Medî-nelilerden onu gören haber verdi.» demiştir.
Kaynak: Sahîh-i Müslim Fitneler Ve Kıyâmet...
Konu: Kıyâmetten Önce Zuhur Edecek Alametler Hakkında Bir Bab