1386-)
Bize Müsedded haber verip (dedi ki) bize Yezîd b. Zürey’ rivâyet edip (dedi ki) bize Humeyd et-Tavîl rivâyet edip (dedi ki) bize Bekr b. Abdillah el-Muzenî Hamza İbnu-l-Muğîre-den (O da) babasından (naklen) rivâyet etti ki O şöyle dedi: Sonra biz topluluğun yanına vardık. Onlar namazakalkmışlardı. Kendilerine Abdurrahman b. Avf namaz kıldırıyordu ve rukûa gitmişlerdi. (Abdurrahman) Hazret-i Peygamberin (sallallahü aleyhi ve sellem) (geldiğini) hissedince geri çekilmeye kalkışmıştı da (Hazret-i Peygamber) eliyle ona (devam et diye) işaret etmiş O da onlara namazı kıldırmıştı. O (namazı bitirip) selâm verince Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) ayağa kalkmıştı. Ben de kalkmıştım ve kavuşamamış olduğumuz rekâtı kılmıştık. Ebû Muhammed (ed-Dârimi) dedi ki; "ben (imama sonradan kavuşup da onunla kılmamamış olan rekâtların) kaza edilmesi (kılınması) konusunda Kûfelilerin (mesbûkun) namazdan kaçırdığı (rekâtların) kaza sayılması" şeklindeki görüşlerini kabulleniyorum.
Kaynak: Sünen-i Dârimî Namaz Kitabı
Konu: Namazın Bir Kısmında Cemaate Kavuşamamış Olan Kimse Mesbûk Hakkındaki Sünnet