1549-)
Bize Abdullah b. Salih haber verip (dedi ki) bize el-Leys rivâyet edip (dedi ki) bana Yûnus İbn Şihâb-dan rivâyet etti (ki O şöyle demiş): Bana İbnu-l-Müseyyeb Ebû Seleme b. Abdirrahman Ebû Bekr b. Abdirrahman ve Ubeydullah b. Abdillah Ebû Hureyre-den (naklen) haber verdiler ki O şöyle dedi: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) (bir gün) öğle veya ikindi namazını kıldırmıştı da bunların birinde iki rekâtta selâm vermişti. Bunun üzerine Zü-ş-Şimâleyn b. Abdillah b. Amr b. Nadla el-Huzâ-î -ki O Zühreoğulları-nın halifi (sözleşmelisi)dir- O-na; "namaz kısaltıldı mı yoksa unutup (da mı noksan kıldın) ya Resûlüllah?" diye sormuş Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) de; "(bana göre) unutmadım. (Namaz) da kısaltılmadı" buyurmuştu. O zaman Zü-ş-Şimâleyn; "bunun biri olmuştur ya Resûlüllah!" demişti. Bunun üzerine Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) halka dönmüş ve "Zü’l-Yedeyn doğru mu söyledi?" buyurmuştu. Onlar: "evet ya Resûlüllah" demiş Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) de kalkıp (cemaatle) namazı tamamlamıştı. Şihâb dedi ki); onlardan hiçbiri bana Resûlüllah’ın (sallallahü aleyhi ve sellem) bu namazda otururken iki secde yaptığım rivâyet etmedi. Bu öyle zannediliyor ki -Allah daha iyi bilir ya!- cemaatın (durumu) Resûlüllah-a (sallallahü aleyhi ve sellem) kesin olarak bildirmiş olmasından neticede O-nun da kesin bir kanaate varmış olmasından dolayıdır.
Kaynak: Sünen-i Dârimî Namaz Kitabı
Konu: Ziyâde Eklemeden Dolayı Yapılan Sehiv Secdesi