3226-)
Bize Muhammed b. İmran Muâviye b. Meysere-den (O) Şureyh-ten (O da) Eyyub İbnu-l-Hâris-ten (naklen) rivâyet etti ki; O şöyle dedi: (Kadı) Şureyh-e iki kız ile ana-baba ve kocanın miras meselesi hakkında dava götürülmüş O da bu hususta hüküm vermişti. Sonra bu koca camide (Şureyh-ten) şikayetlenmeye başlamıştı. Bunun üzerine Abdullah b. Rabah adam gönderip onu yakalatmış Şureyh-e de (gelmesi için) haber salmıştı. (Şureyh gelince); "bu (adam hakkında) ne dersin?" demiş O da şöyle cevap vermişti: "Bu beni zalim bir kişi zannediyor. Ben de onu şikayetini açığa vuran ve yaygın bir hükmü gizleyen günahkâr biri sanıyorum!" O zaman adam (yani şikâyetçi koca) O-na; "iki kız ana-baba ve kocanın (miras payları) hakkında ne dersin?" diye sormuş O da; "malın hepsinin dörtte biri kocanındır. Ana-babaya altıda iki pay vardır. Kalan ise kızındır" karşılığını vermişti. (Bunun üzerine adam); "Öyleyse bana neden noksan verdin?" demiş (Kadı Şureyh de) şöyle cevap vermişti: "Sana ben noksan vermedin. Sana Allah noksan verdi: Üçte iki pay iki kızın altıda iki pay ana-babanın dörtte bir pay kocanındır. Böylece (bu mesele) yedi buçuk paydan ibaret olur. Yani senin miras meselen artıktır (yani payları ortak paydadan çoktur) "
Kaynak: Sünen-i Dârimî Ferâiz Kitabı
Konu: Miras Paylarının Ortak Paydadan Fazla Olması Avl Hakkında