2120-)
Abdullah (b. Mes-ud)’dan nakledilmiştir ki; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) bize (nikâh akdindeki ve başka akitlerdeki) hacet hubtesini (şu şekilde) öğretti. " Şüphesiz her türlü hamd Allaha mahsustur. Ondan yardım ve mağfiret dileriz nefislerimizin şerrinden de ona sığınırız. Alin hin hidâyete erdirdiği kişiyi saptıracak yoktur. Saptırdığını da hidâyete erdirecek yoktur. Ben Allah’tan başka bir İlâh olmadığına ve Muhammed-in O-nun kulu ve elçisi olduğuna şehâdet ederim. Ey imân edenler adıma birbirinizden dilekte bulunduğunuz Allah’tan ve akrabalık (bağlarını kırmak)-tan sakınınız şüphesiz Allah sizin üzerinizde gözetleyicidir" . en-Nisâ (4) 1. " Ey insanlar Allah-tan ona yaraşacak şekilde korkunuz. Ve ancak müslümanlar olarak ölünüz." Âl-i İmrân (3) 102. " Ey iman edenler Allah’tan korkun ve doğru söz söyleyin." el-Ahzab (33) 70. " Ki (Allah) işlerinizi düzeltsin ve günahlarınızı bağışlasın. Kim Allah-a ve Resulüne itaat ederse büyük bir başarıya ermiş olur." el-Ahzab (33) 71. Dâvûd buyurdu ki: (Bu hadisi bana nakleden râvilerden) Muhammed b. Süleyman (hutbenin başında bulunan) " înne" harfim rivâyet etmedi. nikâh 17 Nesâî cuma 24 İbn Mâce nikâh 19; Dârimi nikâh 20; Ahmed b. Hanbel I 392 393 432.