Destek Sitesi platformunda Uzman olmak ister misiniz?

Uzman olmak için Şimdi başvurun.

Resûlüllah Sallallahü Aleyhi Ve Sellemın Ganimet Mallarından Seçerek Alabileceği Hissesi

Oluşturulma tarihi: 5.02.2025 19:47    Güncellendi: 5.02.2025 19:47
2965-) Mâlik b. Evs b. el-Hadesan-dan demiştir ki: (b. el-Hattab birgün) güneşin yükseldiği bir sırada bana (bir haber) gönderdi. Bunun Üzerine yanına vardım ve kendisini (mindersiz olarak) doğrudan doğruya bir karyolanın ağaç kısmı üzerine oturmuş halde buldum. Yanına girince bana; Ey Mâlik (senin) kavminden bir kaç aile koşarak geldi. Ben de onlara (ganimet mallarından) bir şeyler verilmesini emrettim (bu atiyyeleri) onlara sen bölüştürüver" dedi. Ben de: Bunu sen başka birisine emretsen" (daha iyi olurdu) dedim. O sırada (Hazret-i Ömer-in hizmetçisi) Yerfa- (çıkıp) geldi ve mü’minlerin emiri Osman b. Afvân-la Abdurrahman b. Avf Zübeyr b. el-Avvam ve Sa-d b. Ebî Vakkas-ın yanınıza girmelerine izin verir misiniz? dedi. (Hazret-i Ömer de); Evet" cevabını verdi (ve yanına girmeleri için) onlara izin verdi (onlarda) girdiler. Sonra Yerfa- (tekrar) geldi ve; Mü-minlerin emiri yanına Abbâs ile Ali-nin girmelerini de izin verirmisin? dedi. (o da); . Evet" dedi (ve yanına girmeleri için) onlara da izin verdi (onlar da) girdiler. Biraz sonra Hazret-i Abbâs (söz aldı ve); Ey mü-minlerin emiri benimle şu Ali arasında bir hüküm ver" dedi. Orada bulunanlardan biri de; Evet ey mü-minlerin emiri onlar arasında bir hüküm ver ve ikisine de merhametli ol" dedi. Mâlik b. Evs (sözlerine devamla şöyle) dedi: Bana öyle geldi ki (Hazret-i Abbâs-la Ali Hazret-i Osman-la Hazret-i Abdurrahman ez-Zübeyr ve Sa-d-den oluşan) bu Cemaati bir iş için (şefaatçi olmaları gayesiyle) önden göndermişlerdi. Hazret-i Ömer de acele etmeyin dedi. Sonra o topluluğa dönüp; Göğün ve yerin izniyle durduğu Allah aşkına size soruyorum Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)-ın - Biz miras bırakmayız bizim bıraktığımız sadakadır- buyurduğunu biliyor musunuz?" dedi. (onlar da); Evet" dediler. Sonra Hazret-i Ali ile Abbâs-a dönüp " Göğün ve yerin izniyle durduğu Allah aşkına (söyleyiniz) siz Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)-in - Biz miras bırakmayız. Bizim (arkamızda) bıraktığımız (mal) sadakadır- buyurduğunu biliyor musunuz?" dedi (onlar da); Evet" cevabını verdiler. (Bunun üzerine Hazret-i Ömer şöyle) dedi. Şüphesiz ki Allah Rasûlünü hiç bir kimseye vermediği bir özellikle tahsis etti de (Kur-ân-ı Kerîm-inde şöyle) buyurdu: Allah-ın onlardan Peygamberine verdiği ganimetlere gelince söz (onu elde etmek için) onun üzerine ne at ne de deve sürdünüz fakat Allah Peygamberlerini dilediği kimselerin üzerine salar (onlara üstün getirir) Allah herşeye kadirdir." Haşr (59) 6. Nadiroğullarını (mallarını) Rasûlüne fey olarak verdi. Allah-a yemin olsun ki: (Hazret-i Peygamber) bu mallar(ın paylaştırılmasın)da (kendini) size (asla) tercih etmedi. Kendisi onları alıp ta size vermemezlik te etmedi. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) (Nadiroğullarından fey olarak ele geçen) bu mallardan bir senelik nafaka -yahut nafakasını yada ailesinin bir senelik nafakasını- alırdı. (Bu ifadedeki tereddüt raviye aittir.) Kalanı da (hazinedeki) mallar arasına koyardı. Sonra (Hazret-i Ömer) bu cemate yönelip: Göğün ve yerin izniyle durduğu Allah aşkına size soruyorum. Bunu biliyor musunuz?" dedi. (Onlar da): Evet" dediler. Sonra Hazret-i Abbâs ile Ali (radıyallahü anh)-a yönelip: Göğün ve yerin kendi izniyle durduğu Allah aşkına size soruyorum bunu biliyor musunuz?" dedi. (Onlar da): Evet" cevabını verdiler (sonra Hazret-i Ömer konuşmasına şöyle devam etti.) Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) vefat edince Ebû Bekir (radıyallahü anh): Ben Resûlüllah’ın halifesiyim dedi. (Hazret-i Ömer konuşmasına şöyle devam etti.) Bunun üzerine sen (ey Abbâs) şu (karşımda duran) Ali ile birlikte Ebû Bekir-e varıp kardeşinin oğlundan (yani Hazret-i Peygamber-den hissene düşecek olan) mirasını istedin. Bu da karısı (Fatıma)’nın mirasını babası (Hazret-i Muhammed-in malı)ndan istiyordu. Hazret-i Ebû Bekir (radıyallahü anh) de size (şöyle) cevap verdi: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem); Biz miras bırakmayız. Bizim bıraktığımız sadakadır." buyurdu. Allah bilir ya Ebû Bekir doğru sözlüdür. Allah-ın emirlerine hakkıyle uyucudur. Doğru yoldadır ve hakka tabidir. (Bu yüzden de) Hazret-i Peygamberden kalan bu mallar(ın idaresi) Ebû Bekr-e verildi. Ebû Bekir vefat edince de ben; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)-ın ve Ebû Bekir-in halifesi benim" dedim ve Allah-ın mütevelli olmamı dilediği ana kadar bu mallara mütevelli oldu. Derken sen ve şu (Ali) ikinizin de işi bir olduğu halde beraberce (karşıma) gelip benden bu malları istediniz. Ben de (size) eğer bu mallan size vermemi istiyorsanız O malları Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)-ın sarf ettiği yerlere sarf edeceğinize dair Allah-a söz vermeniz şartıyla (onları size verebilirim) dedim. Bu şartlar altında bu malı benden aldınız. Sonra aranızda bunun dışında bir hüküm vermem için (kalkıp tekrar) bana geldiniz. Allah-a yemin olsun ki: Kıyamet kopuncaya kadar aranızda bundan başka bir hüküm vermem eğer bu şartları yerine getirmekken aciz kalırsanız. Onları bana geri veriniz. Dâvud der ki: (Hazret-i Abbâs-la Hazret-i Ali Hazret-i Ömer-den) O malları ikisi arasında yarıya bölmesini (ve idare ve tasarruf hakkının kendilerine verilmesini) istediler. Yoksa onlar Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)-in " biz miras bırakmayız. Bizim bıraktığımız sadakadır " dediğini bilmiyor değillerdi. Onlar doğru olandan başka bir şey istemiyorlardı. Nitekim Hazret-i Ömerde " Ben bu mala taksim ismini koydurmam onu olduğu gibi bırakırım" (demek suretiyle bu duruma işaret etmiştir). humus I fedail-i ashabunnebiyy 12 megazi 14 38 nafakat 3 feraiz 3 i-tisam 5; Müslim cihad 49 52 54 56; Tirmizî siyer 44; Nesâi fey- 9 16; Muvatta- kelâm 27; Ahmed b. Hanbel 1-4 6 9 10 25 47 49 60 162 164 179 191 208 11-463 VI-145 262.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud Kitabü-l Harac-imare Ve Fey
Konu: Resûlüllah Sallallahü Aleyhi Ve Sellemın Ganimet Mallarından Seçerek Alabileceği Hissesi