3643-)
Kesîr b. Kays-dan şöyle dediği rivâyet olunmuştur: Ben Dımaşk mescidinde Ebû-d-Derdâ ile birlikte bulunuyordum. bir adam gelip: Ebû Derdâ ben sana Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)-in şehrinden bir hadis için geldim. İşittiğime göre bu hadisi Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)-tan sen rivâyet etmişsin. (Buraya) başka bir ihtiyaçtan dolayı gelmedim dedi. Ebû-d-Derdâ da şöyle cevap verdi: ben Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)-i şöyle derken işittim: Her kim ilim tahsil etmek amacıyla bir yola gidecek olursa Allah onu cennet yollarından bir yola sokmuş olur. Kuşkusuz ki melekler ilim yolunda olan bir kimseden hoşnutluklarından dolayı (ona) kanatlarını sererler ve göklerde ve yerde bulunan (yaratık)larla suda bulunan balıklar (tümüyle Allah-tan) âlimin bağışlanmasını dilerler. Muhakkak ki âlimin âbide (olan) üstünlüğü ayın ondördüncü gecesindeki dolunayın diğer yıldızlara (olan) üstünlüğü gibidir. Âlimler peygamberlerin vârisleridir. Peygamberler miras olarak dinar ve dirhem bırakmazlar ilim bırakırlar. Kim o ilmi elde ederse çok büyük bir nasip elde etmiş olur." ilim 10; Tirmizî Kur-an 10 ilim 19; İbn Mâce mukaddime 17; Ahmed b. Hanbel İl 252 325 407.