4662-)
Abdullah b. Zem-a-dan rivâyet edilmiştir dedi ki: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem; (vefatına sebep olan) hastalığın iyice şiddetlendiği sırada ben müslümanlardan bir cemaatle birlikte (kendisinin) yanında bulunuyordum. Bilal (radıyallahü anh) kendisini namaza çağırdı (Hazret-i Peygamber de): Namazı cemaate kim kıldıracaksa (ona) emredin (de namazı kıldırsın)" buyurdu. üzerine Abdullah İbn Zem-a (dışarıya) çıktı. Bir de baktım ki Hazret-i Ömer cemaatin içerisinde bulunuyor. Fakat Ebû Bekir ortalıkta yok. Hemen (Hazret-i Ömer-e): Ey Ömer kalk halka namazı kıldır- dedim (Hazret-i Ömer de) öne geçip (namaza başlamak üzere) tekbir getirdi. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) de onun sesini duydu. Hazret-i Ömer yüksek sesli bir adamdı. (Bu sebeple Hazret-i Peygamber onun sesini uzaktan duyabilmişti. Hazret-i Peygamber onun sesini duyunca)" Ebû Bekir nerede? (Ebû Bekir hayatta iken) Ebû Bekir-den başka birisinin öne geçmesini Allah da kabul etmez müslümanlar da kabul etmedi. Bunu Allah-da kabul etmez müslümanlar da kabul etmez" dedi ve (mescide gelip halka namaz kıldırması için) Ebû Bekir-e (haber) gönderdi. Ömer bu namazı kıldırdıktan sonra Ebû Bekir geldi ve halka namazı kıldırdı.