563-)
İbn Abbâs (radıyallahü anh)’den rivâyete göre: “Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) güneş ve ay tutulması esnasında Küsûf namazı kıldı okudu sonra rükû’a vardı sonra okudu tekrar rükû’a vardı sonra okudu tekrar rükû’a vardı sonra iki secde yaptı. İkinci rek’atı da aynen bu şekilde kıldı.” (Ebû Dâvûd İstiska: 3; Nesâî Küsûf: 1) Bu konuda Ali Âişe Abdullah b. Amr Numân b. Beşîr Muğîre b. Şu’be Ebû Mes’ûd Ebû Bekre Semure Ebû Mûsâ el Eşarî İbn Mes’ûd Esmâ binti ebî Bekrinis Sıddîk İbn Ömer Kabîsatel Hilalî Câbir b. Abdillah Abdurrahman b. Semure Übey b. Ka’b’tan da hadis rivâyet edilmiştir. İbn Abbâs hadisi hasen sahihtir. Yine İbn Abbâs (radıyallahü anh)’den Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in dört rükû’lu ve dört secdeli olarak Kûsuf namazı kıldığı da rivâyet edilmiştir. Ahmed ve İshâk’ta bu görüştedirler. İlim adamları Kûsuf namazında okunacak şeyler hakkında değişik görüşler ortaya koymuşlardır. Bir kısmı Kûsuf namazı gündüz kılınır ise okumanın sessiz olması görüşündedir. Bir kısmı da Cuma ve Bayram namazlarında olduğu gibi açıktan okunur demektedirler. Mâlik Ahmed İshâk açıktan okunması taraftarıdırlar. Şâfii ise açıktan okunmaz diyor. Her iki rivâyette Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’den sahih olarak gelmiştir. Yine sahih olarak: Dört rükû’ dört secde rivâyeti de vardır. Aynı şekilde altı rükû’ dört secde şeklinde de rivâyet edilmiştir. adamlarına göre bu namazı güneş ve ayın tutulma sürelerine göre uzatıp kısaltmak caizdir. Tutulma uzarsa altı rükû’ dört secde yapmak caiz olduğu gibi dört rükû’ dört secde yaparak okumayı uzatmakta caizdir. Güneş ve Ay tutulmalarında bu namazı cemaatle kılmak görüşündedirler.