655-)
Hubşî b. Cünade es Selulî (radıyallahü anh)’den rivâyete göre şöyle demiştir: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’den işittim veda Haccında Arafat’ta vakfede iken yanına bir bedevi geldi ve Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’in ridasının bir ucundan tutarak onu Peygamberden istedi. Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) ridasını o adama verdi o da alıp gitti işte o zamandan itibaren dilenmek haram kılındı. Bunun üzerine Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: “Zengin güçlü kuvvetli kimseye dilenmek helal değildir. Ancak aşırı derecede fakirlik veya aşırı borçlu olana caizdir. Kim malını artırmak için insanlardan dilenirse kıyamet günü dilenmesinin bir işareti olarak yüzünde tırnak izi yara ve bere olarak ve Cehennem’den alıp yiyeceği kızgın bir taş olacaktır. Dileyen bu işaretlerini ve yiyeceğini azaltsın veya çoğaltsın.” (Nesâî Zekât: 83; Ebû Dâvûd Zekât: 9)