3440-)
Zir b. Hubeyş (radıyallahü anh)’den rivâyete göre şöyle demiştir: Huzeyfe b. Yemân’a Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) Beyt-i Makdiste namaz kıldı mı diye sordum. Hayır diye cevap verdi. Bunun üzerine ben evet kıldı dedim. Huzeyfe: Ey kel adam bunu sen mi söylüyorsun? ve neye dayanarak söylüyorsun? dedi. Ben de Kur’ân’a dedim Kur’ân seninle benim aramda hakemdir. Huzeyfe dedi ki: Kim Kur’ân’dan delil gösterirse -Sûfyân diyor ki- sağlam delil getirmiş demektir veya Kur’ân’dan delil getiren kazanmıştır. Sonra Zir b. Hubeyş İsra sûresi 1. ayetini okudu. Huzeyfe: O’nun Mescid-i Aksa’da namaz kıldığı kanaatinde misin? Diye sordu. Hayır dedim. Huzeyfe dedi ki: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) Mescid-i Aksa’da namaz kıldığı kanaatinde misin? Diye sordu. Hayır dedim. Huzeyfe dedi ki: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) Mescid-i Aksa’da namaz kılsaydı Mescid-i Haram’da namaz yazıldığı gibi orada da üzerine namaz yazılırdı. Huzeyfe şöyle devam etti: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’e sırtı uzunca bir binit getirildi; Adımı gözünün görebildiği yer kadar olan bu Burak’ın sırtında Cibril ile beraber Cennet Cehennem tüm ahiret va’dlerini gördüler. Sonra dönüşlerini başlamalarına bağlayarak döndüler. Huzeyfe dedi ki: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in bindiği Burak’ın bağlandığından bahsederler. Kendisinden kaçar diye mi? Halbuki Burak gayb ve şühûd tüm alemleri bilen Allah tarafından onun emrine verilmiştir. (Müsned: 22197) Bu hadis hasen sahihtir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî 3: Kur’ân’ın Tefsiri
Konu: Beni İsrail İsra Sûresinden Tefsir Edilen Âyetler